Koy o parayı cebine, tamam mı? Git ve o tatlı kıza bir şeyler al. O para senin hakkın. | Open Subtitles | خذ تلك الأموال وانفقها على فتاتك الجميلة أنت تستحق هذا |
bu para büyükannesinin ameliyatı için gerekliydi. | Open Subtitles | كان يفترض أن تذهب تلك الأموال لعملية جدته |
bu paranın tek bir kuruşunu bir daha göremeyebileceğini anlamıyor musun? | Open Subtitles | أتفهمين أنكِ ربما لن تري أي قرش من تلك الأموال مجدداً؟ |
Hesabındaki o paraya ulaşırlarsa sonsuza dek teröristlerle bağlantılı hâle gelirsin. | Open Subtitles | حسناً، الآن، تلك الأموال في حسابك، لو اكتشفوها، فإنّك ستوضع بقائمة الإرهاب للأبد. |
Kanadaya kadar bu paraya sahip olacagiz.Ondan sonra... | Open Subtitles | يجب أن نأخذ تلك الأموال إلى كندا |
Bu da yatırım alan fikirlerin sayısını, kurulan şirketlerin sayısını ve de aslında kimlerin Bu parayı büyümek için aldığını sınırlandırdı. | TED | هذا يقلّص من عدد الأفكار التي راودتني، عدد الشركات المؤسَّسة، ومن يتمكن من تلقي تلك الأموال من أجل النمو. |
O paranın hepsini bir hesaba yatırdım. -Ne yaptın? | Open Subtitles | على كلٍ، قمت بوضع كل تلك الأموال في حساب التوفير |
Ben de yumruk attım ve ona, arkadaş ya da değil, hemen o parayı hesaba geri yatırmasını yoksa bir daha yürüyemeyeceğini söyledim. | Open Subtitles | لذا قمتُ بلكمه، وقلت له صديق أو لست صديق، من الأفضل أن تُعيد تلك الأموال إلى حسابي، وإلاّ فإنّك لن تمشي من جديد. |
O para nereye gitti, hiç bilmiyorum ama madene gitmediğini söyleyebilirim. | Open Subtitles | لا أعرف أين ذهبت تلك الأموال ولكن أستطيع أن أقول لكَ أنّه لم يوهب للمنجم |
Olay soğuyunca, bütün O para da orada kaldı. | Open Subtitles | عندما تجمّد التحقيق، كل تلك الأموال بقيت هناك |
O para Anayol Sistemi'ne gitmedi. | Open Subtitles | لم تخصص أياً من تلك الأموال لتطوير الطريق السريع. |
Bu çok büyük bahis, Bay Yazar Bey bütün bu para. | Open Subtitles | إنّه مبلغ كبير، أيّها السيّد الكاتب. كلّ تلك الأموال. |
Tüm bu para trafiğinin biryerler sonlanması gerekir. | Open Subtitles | لكن كُل تلك الأموال يجب أن تنتهي في مكانٍ ما. |
Baba, bu para çalışmalarım için çok önemli. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}.أبي ، أنا أعتمد على تلك الأموال |
Ancak güzel ve ukala çalışanınız öğrendi ki bu paranın çoğu hala kayıp. | Open Subtitles | لكن ما اكتشفته متدربتكم الساحرة والذكية للتو هو أن معظم تلك الأموال لم يسترد |
Bu hiçbiri gerçekleştirilmemiş ve asla gerçekleştirilmeyecek... ...çok fazla miktarda okul, üniversite, hastane, iş sahası demek. Çünkü bu paranın bir kısmı, basitçe söylemek gerekirse çalındı. | TED | تسعة عشر إلى واحد. الآن هذا جحيم الكثير من المدارس والجامعات والمستشفيات والأعمال التجارية المبتدئة، والكثير منها لم تتحقق وسوف ابدأ لأن بعض من تلك الأموال ببساطة سرقت بعيداً. |
Önümdeki verilere bakarak çok açık bir şekilde bu paranın çalışan dedektif ve polislere gitmediğini görüyorum. | Open Subtitles | ...في حين أن المعلومات التي أمامي توضّح جليًّا ...أن تلك الأموال لن تذهب للضباط و المحققين |
Sadece o paraya ihtiyacım var ... ondan sonra yok olabilirim. | Open Subtitles | إنّي أحتاج تلك الأموال فحسب... كي أقدر على الاختفاءِ. |
Onu geri almak için o paraya ihtiyacım var. | Open Subtitles | أحتاج تلك الأموال لشراء حياتها |
Şehirden ayrılması için bu paraya ihtiyacı var. | Open Subtitles | يحتاج تلك الأموال لمُغادرة المدينة |
Babaco'nun o üç üretim bandını yapabilmesi için bu paraya ihtiyacı... | Open Subtitles | "بابكو" تحتاج تلك الأموال لبناء 3 معامل |
Bu parayı çaldığı kişilere dağıtmak istiyoruz. | Open Subtitles | وأودّ أن أوزّع تلك الأموال للناس الذين سرقها منهم. |
Cinayetin ardından birisi Bu parayı çekti. | Open Subtitles | لكن بعد قتله ، قام أحدهم بسحب تلك الأموال |
Karımın hayatı O paranın gitmesi gereken yere ulaşmasına bağlı. | Open Subtitles | إن حياة زوجتي تعتمد على تلك الأموال بأن تصل إلى مكانها المطلوب |
O paranın ne demek olduğunu hepimiz biliyoruz, değil mi, Senatör? | Open Subtitles | و نحن نعلم ماذا كانت بخصوصه تلك الأموال أليس كذلك سيادة سيناتور؟ |
Her neyse, o parayı kaybetme üzerine bir planım yoktu. | Open Subtitles | على أية حال, أنا لا أفكر في خسارة تلك الأموال |