"تلك الإمرأة" - Traduction Arabe en Turc

    • O kadın
        
    • Bu kadın
        
    • o kadınla
        
    • o kadına
        
    • O kadını
        
    • O kadının
        
    • Şu kadın
        
    • Şu kadını
        
    • kadın da
        
    O kadın hakkında bilinmesi gereken tek şey kötü biri olduğu. Open Subtitles كلّ أي واحد يحتاج للمعرفة حول تلك الإمرأة هي رجل سيئة.
    O kadın beni affedebilir ama ben kendimi asla affetmem. Open Subtitles ربما تلك الإمرأة الناضجة ستغفر لي لكني لن أغفر لنفسي
    -Gökteki Bu kadın da kim? -Bilmem. Open Subtitles من المفترض أن تكون في الدراسة من بحق الجحيم تلك الإمرأة في السماء ؟
    Baba hayatımda yeterince casusluk varken o kadınla benim düştüğüm hataya düşmeni izliyordum. Open Subtitles الأبّ، عندي تجسّس كافي في حياتي. بإنّني أراقب أنت جعل نفس الأخطاء مع تلك الإمرأة التي أنا عملت.
    Ona gondermemesini soyle, aynı zamanda o kadına sokmak icin yapması gerekeni yapsın. Open Subtitles وأخبريه بأنّ يقومَ بما يتطلّبه الأمر ليُعاقِب تلك الإمرأة.
    Sen de az kalsın ölüyordun O kadını korumaya çalışırken. Open Subtitles و أنت كُدت تقتل نفسك بشكل وحشي من أجل مُساندة تلك الإمرأة
    O kadının söylediği bir şeye inanmak için bir nedenim yok. Open Subtitles أنا ما كان عندي سبب لإعتقاد أيّ شئ تلك الإمرأة قالت.
    Şu kadın mısır ısırırmış gibi öpüşüyor. Open Subtitles تلك الإمرأة تُقبل كأنها تأكل الذرة
    - Neden? Şu kadını takip ediyorum. Open Subtitles أنا أتبع تلك الإمرأة
    O kadın yine buraya gelecek olursa, güvenliği çağırmam gerekecek. Open Subtitles تعرف، إذا تلك الإمرأة يجيء من قبل هنا ثانية، أنا يجب أن أدعو أمن.
    "Tanrım, O kadın muhtemelen yolunu kestiğimi falan düşünmüştür." Open Subtitles يا الهي، تلك الإمرأة ستعتقد أني قد قطعت عليها
    O kadın bu dünyaya yalnızca iyilik getiren melek gibi bir tanrıça. Open Subtitles تلك الإمرأة كاَلهة السعادة لا تجلب سوى العظمة لهذا العالم
    Kongre'nin yarısı ile görüşme yaptı. O kadın kan peşinde. Open Subtitles لقد قابلت نصف الكونغرس، تلك الإمرأة تسعى خلف الدماء.
    - O kadın bir şey bulur. Open Subtitles يوجد دائمًا شيء جديد علينا أن ندفعه لـ تلك الإمرأة
    Bu kadın bizi öldürmek istiyor. Open Subtitles تلك الإمرأة تريدنا ميتان لقد لاحظتِ ذلك , صحيح ؟
    Bu kadın her hasta bir çocuğu, Nazi bile olsa, her şeyi yapabilirdi... çünkü onun bir şansı hak ettiğine inanırdı, olabildiğince zarif, değerli bir hayat. Open Subtitles من يجب أن يكونوا. تلك الإمرأة ستفعل اي شيء لإنقاذ صبي مريض، صبي نازي حتى،
    Eğer Bu kadın başaramazsa, bunun sorumlusu biziz. Open Subtitles إذا لم تنجو تلك الإمرأة, إذا فأنه خطؤنا
    o kadınla ilgili elimizde hiçbir bilgi yok Sydney. Open Subtitles نحن ليس لنا إنتيل على تلك الإمرأة. أنت ستدخل ستارة، سدني.
    o kadınla yatmayan biri kaldı mı? Open Subtitles أيُوجد أى شخص لم ينم بعد مع تلك الإمرأة ؟
    o kadına bir zarar vermek istemezsin. Open Subtitles أنت لا تريد أن تؤذي تلك الإمرأة
    Çünkü tüm bu yolu O kadını korkutmak için gelmedim. Open Subtitles لأنني لمْ آتي إلى هنا لإرغام تلك الإمرأة.
    O kadının söylediği veyahut yaptığı hiçbir şeye güvenilmez. Open Subtitles لا شيء تلك الإمرأة تقول أو تعمل يمكن أن يؤخذ في المعنى الظاهري.
    - Şu kadın, tezgâhta oturuyordu. Open Subtitles تلك الإمرأة,كانت تجلس على المنضدة
    Şu kadını daha önce gördün mü? Open Subtitles أريتِ تلك الإمرأة من قبل؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus