"تلك الشقراء" - Traduction Arabe en Turc

• O sarışın
• şu sarışın
• Sarışın olan
• o sarışını
• şu sarışını
• Şu sarı saçlı
• bir sarışına takacak kadar
• sarışın var
• Şuradaki sarışını

Hâlâ O sarışın yavruya çakıyor olmalısın. Adı neydi?
مازلتِ تضاجعين تلك الشقراء ماذا كان إسمها؟

Arkadaşların var ya. şu sarışın mesela.
لكنك عندك أصدقاء، ماذا عن تلك الشقراء الجميلة ماذا كان اسمها؟

Sonuncusunu söylemiştin. - Sarışın olan.
لقد أخبرتنى عن صديقتك الأخيرة تلك الشقراء

Dinle, hâlâ o sarışını bulmak istiyorum.
انصت، مازال لدي بعض الأمور لافعلها. علي أن أجد تلك الشقراء.

Tommy'nin kardeşi şu sarışını onun malıymış gibi düdüklüyor.
أَخُّو "تومي" ضاجع تلك الشقراء وكأنه امتلكُها

Şu sarı saçlı olan mıydı o?
هل هي تلك الشقراء ؟

Tasmayı fazlasıyla meraklı bir sarışına takacak kadar öngörülüydüm.
لقد أصابت بصيرتي بتطويق رقبة تلك الشقراء الفضوليّة

73 yılındaki partide, şu William'ın flört ettiği uzun bacaklı sarışın var ya?
تعرفين تلك الشقراء ذات السيقان التي رأيتِ "ويليام" يغازلها في الحفلة عام 73؟

Şuradaki sarışını novalayacağım.
اعتقد أني سأصبح كازنوفا مع تلك الشقراء هناك جيو, ألا تعتقد

O sarışın erkek avcısıyla yalnız bırakılamaz. Tamamen güvende.
لا يمكن تركه وحيدا في فخ تلك الشقراء

Yanında çalışan O sarışın aşüfte var.
إنها تلك الشقراء اللعوبة التي تعمل معه

Eminim O sarışın, hayatının en güzel anlarını yaşatmıştır.
تلك الشقراء كانت بمثابة حقنة للحياة

Evet, şu sarışın gevezeyle birlikteydin.
نعم ، لقد كنت مع تلك الشقراء كثيرة الكلام

Şu an bakma ama ilerideki şu sarışın tüm gündür sana bakıyor.
لا تنظر الآن ولكن تلك الشقراء تحدث إليك طوال اليوم

Şuradaki, Sarışın olan.
هناك , تلك الشقراء

Sarışın olan gerçekten hoşuma gitti.
انا حقا احببت تلك الشقراء

Sarışın olan bana bakıp duruyor.
تلك الشقراء تواصل النظر إلي

o sarışını görünce nasıl da kendinden geçtin.
انظر كيف كيف سُحرت أمام تلك الشقراء اللعوب

Âşık olduğum o sarışını beceriyordun, ben daha önce onu hiç becermemiştim."
rlm; كنت تضاجع تلك الشقراء التي أحبها rlm; ولم أتمكن من مضاجعتها من قبل."

Tamam dostum, şu sarışını getir bakalım.
يا رجل, احضر لي تلك الشقراء هناك

Tasmayı fazlasıyla meraklı bir sarışına takacak kadar öngörülüydüm.
لقد أصابت بصيرتي بتطويق رقبة تلك الشقراء الفضوليّة.

Askısız bluzla çimlerini biçen Sycamore Sokağı'nda oturan O sarışın var ya?
هل تعرف تلك الشقراء على شارع [سكرمو] ؟ التي تحب ترتيب حديقتها بأعلى الأنابيب ؟