O kesilmiş kafayı bana ilk fırlattıktan sonra, bi bulmacanın parçaları gibi, beni bu oyuncaklarla bırakıyor. | Open Subtitles | أولاً, ألقى برأس مقطوع على ثم ترك لى أجزاء الدمية تلك مثل قطع الأحجيه |
Orası olay yerinden 10 sokak uzakta gibi. | Open Subtitles | تلك مثل الكُتَلِ العشْرة مِنْ مشهدِ الجريمةَ. نعم. |
Peki ya benim hafta sonumda Fletcher'ınki gibi geçerse? Nasıl? | Open Subtitles | ماذا لو اني استطيع الحصول على عطله مثل تلك, مثل عطله فليتشر؟ |
Bu kanıt oladalarını banka kasaları gibi yapıyorlar peki tahim et bakalım neden? | Open Subtitles | يقومون ببناء غرف الأدلة تلك مثل خزائن البنك خمن السبب |
Baygın biriyle sevişmeye çalışmak gibi. | Open Subtitles | تلك مثل المُحَاوَلَة للمضاجعة مَع شخص ما مُغمى عليه |
İlki, böyle bir araçtan faydalandığınızda, mesela her gün yazma ya da ödeme anlaşması gibi durmadan aklınızdan olan bir şey vardır o da kendinizi hiç de kontrol edemediğinizdir. | TED | حيث أن الأول، عندما تحدد إحدى آليات الالتزام تلك مثل العقد الذي يلزمك الكتابة كل يوم أو دفع المال في حال عدم القيام بذلك فذلك كآلية تذكير مستمر أنك لا تملك القدرة على ضبط النفس. |
Pahalı gibi geliyor, ama o masrafa defin alanın bakımı da dahil gelecek 50 yıl birinin çimleri kesmesi gerekiyor. | TED | فهي تبدو غالية الثمن، ولكن ذلك السعر يعكس حقيقة أنك بحاجة للحفاظ على قطعة الدفن تلك مثل شخص يتوجب عليه تشذيب العشب للخمسين سنة القادمة. |
- Burası başkasının döküntüleri olan bir otel odası gibi. | Open Subtitles | -حسناً، تلك مثل غرفة فندق بفضلات شخص آخر |
Onun içine duvara toslayan bir süt kamyonu gibi patlarım. | Open Subtitles | أنا أَجْعلُ a بقعة داخل تلك مثل a شاحنة حليبِ تَضْربُ a حائط. |
Bu Elvis denen herif gibi erkekler hayır, onların hepsinin altında zayıftırlar. | Open Subtitles | تلك مثل الفيس ... لا، في تمويه، فهي ضعيفة. |
Bu bir bakıma kütüphane gibi bir şey değil mi? | Open Subtitles | لَيسَ تلك مثل مكتبة أَو شيء؟ |
Hayır, şeker gibi dağıttım onlardan. | Open Subtitles | لا، أمرر تلك مثل الحلوى. |
Bu karbonu dengelemek gibi. | Open Subtitles | تلك مثل مُوَازَنَة الكاربونِ. |
Caz müziğin kaynağı falan gibi. | Open Subtitles | تلك مثل الجذورِ للكآبة وأشياء |
Şimdi de Apep bu bölgeleri otoban gibi kullanarak... | Open Subtitles | و الآن (أبوفيس) يستخدم الخطوط لاي تلك مثل الطريق السريع |
Savaş gibi. | Open Subtitles | - تلك مثل الحربِ. |