Belki de O gece ona rastlamamış olsaydım ve O kadar güzel olmasaydı bara dönmez ve aptalca sarhoş olmazdım. | Open Subtitles | ربما إذا أنا لم اقابلها تللك الليله، وهي لم تكن جميلة جدا لم ارغب بالعودة إلى الحانة واسكر نفسي بسخف |
Ben O gösteride yoktum! Politikayla işim yok! | Open Subtitles | أنا لم أكن متواجدا فى تللك المظاهره ليس لى دخل بالسياسيين |
O gece kız için mi ya da kendim için mi acı çekerek uyanık kaldım? | Open Subtitles | هل كانت معاناتي في تللك الليلة التي جفاني فيها النوم ، من أجل الفتاة أم من أجلي ؟ |
O gece TV'de iki tane eski film seyrettim... ve dört 'şef salatası' yedim. | Open Subtitles | شاهد فلمين قديمين على التلفاز تللك الليلة. |
Kalabalık olacağını biliyordum, O yüzden 7:15 gibi oradaydım. | Open Subtitles | لقد وصلت لهناك الساعة 7: 30, لقد كانت تمطر تللك الليلة. |
Ona "bunu artık O kalın kafana sok, turşu suyunu seviyorum ve ver içeceğim." derdim. | Open Subtitles | اخبره,لمتي ستظل تللك الفكره مسيطره بعقلك العنيد؟ انا احب المخللات ,لو احضرتي الفائض لديك سألتهمه |
Ben de değilim. O inekten otuz beş yaş büyüğüm. | Open Subtitles | أنا ايضا أمضيت خمسة وثلاثين سنة على تللك اللحمة |
Gelecek ay O avukatla mahkemeye çıkınca vatandaş mı olacaksın? | Open Subtitles | إذاً ستذهب إلى المحكمة مع تللك المحامية في الشهر القادم وهذا فقط؟ وستكون مواطن؟ |
O kraliçeye 20 dolar verirsen herkes için yeniden yazar. | Open Subtitles | اوه أعطي تللك الملكة 20 دولار وهي ستعيد كتابة ألأغنية من أجل أي شخص |
..O südük yüzünden 3 saattir burdayım ve benim başvurumu bulamadı ! | Open Subtitles | لقد أمضيت الساعات الثلاث الماضية أحاول إقناع تللك البيروقراطية اللعينة أنني قد قمت بعمل اللازم لمد فترة إقامتي |
Hepimiz O kanepede seks yaptık. | Open Subtitles | صحيح, فكلنا قد مارسنا الجنس على تللك الأريكة |
Onu öldürmek isterseniz, O şekilde yapabilirsiniz. Çıkış bu taraftan mı? Hayır, bayım. | Open Subtitles | لذلك اذا اردنا قتله تللك هي الطريقه انتظر لحظة هل يوجد .. |
Adam zar zor hareket ediyor. O suçları onun işlemiş olmasının imkanı yok. | Open Subtitles | انه يتحرك بصعوبه من المستحيل ان يكون من ارتكب تللك الجرائم |
Bir şeyin beslenme içeriğinde birkaç gram protein olması, vücudunuzun O kadar gramın hepsini sindirebileceği anlamına gelmez. | Open Subtitles | لمجرّد أنّه هناك جرامات بروتين على المحتوى الغذائي لشيء ما، لا يعني أن جسدك يمكنه فعلياً أن يعالج تللك الجرامات. |
O günlerde bütün dünya bir değişim geçiriyordu. | Open Subtitles | العالم كله تغير فى في تللك الأيام. |
- O arabayı mı ekeyim? | Open Subtitles | -اهرب منه اهرب من تللك السيارة , اتستطيع |
Hayır dostum, ben O maço saçmalıklarına girmiyorum. | Open Subtitles | لا مجال لا أريد اي من تللك الأشياء هنا. |
Evini ve 100 dönümlük bir yeri koruyarak, O çiftlikten 20 mükemmel site inşaatı çıkarabilirsin. | Open Subtitles | يمكن الحصول على 20موقعا رائعا للمنازل . فى تللك المزرعه و الأحتفاظ بمنزلك . و 100 هكتار . |
Ben söyledim bile! - O ceketi nereden aldın? | Open Subtitles | ماندا من أين حصلتي على تللك السترة |
Konu gemi olduğuna göre, tamamıyla bilimsel ve fiziksel kanıtlara dayanan görüşüm, O gemi hiçbir zaman, bu fırtınanın yakınında bulunmadı. | Open Subtitles | بما ان السفينة لها دخل بذلك, فى رأيى العلمى البحت القائم على الوقائع ان تللك السفينة لم تكن ابدا فى اى مكان بالقرب من تلك العاصفة |