"تناول أدويتها" - Traduction Arabe en Turc

    • ilaçlarını
        
    • İlaçlarını almayı
        
    Peki ama yaşamının telif hakları için hızlı davranma, en azından ilaçlarını kullanmaya devam ettiğine emin ol. Open Subtitles حسنٌ ، لا تتعجلي في معرفة كل تفاصيل حياتها قبل أن تتأكدي من أنها عادت إلى تناول أدويتها
    - İlaçlarını almayı unutmuş dedi ya. Peki. Siz ikiniz nasıl tanıştınız? Open Subtitles - تذكر، هي نسيت تناول أدويتها حسنًا، كيف تقابلتما أنتما الاثنين ؟
    Akli sorunlar yüzünden hastaneye yatırıldığını, ama çıkınca ilaçlarını almayı bıraktığını düşünüyoruz. Open Subtitles ونعنقد بأنه تم إدخالها الى المستشفى بسبب مشاكل نفسية لكن توقفت عن تناول أدويتها منذ تم إخراجها
    Ne zaman iyi hissetmeye başlarsa da, ilaçlarını bırakmaya karar veriyor. Open Subtitles عندما تبدأ بالتحسن، تقرر التوقف عن تناول أدويتها
    Hakimin, polislerin ve çalışanların dört saatlik dil dökmelerinden sonra ambulansa girmeyi kabul etti, ambulans onu kriz ünitesine götürecekti, böylece ilaçlarını alabilecekti. TED وبعد أربع ساعات من محاولات الإقناع من قبل القاضي، ومن الشرطة والعاملين، اقتنعت بدخول سيارة الإسعاف التي ستقلّها إلى وحدة معالجة الأزمات حتى يتسنى لها تناول أدويتها.
    İlaçlarını aksatmazsa, mesele yok. Open Subtitles إن واظبت على تناول أدويتها فستكون بخير.
    Üç aydır ilaçlarını almıyor. Open Subtitles لقد توقفت عن تناول أدويتها منذٌ 3 أشهر
    "İlaçlarını almayı bırakıyor" da ne demek? Open Subtitles ماذا يعني ذلك؟ "ستتوقف عن تناول أدويتها"
    İlaçlarını almayı bırakmış. Open Subtitles توقفت عن تناول أدويتها.
    İntihar eğiliminde sorumlu olmadığıma inanamasam da, Claudia ilaçlarını bıraktığı zaman telaşlanıyor. Open Subtitles بقدر إيماني بعدم مسؤليتي عن محاولة انتحارها، فعندما تتوقف عن تناول أدويتها (كلوديا) تثور.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus