"تنصّت" - Traduction Arabe en Turc

    • dinleme
        
    • mikrofon
        
    • dinleyici
        
    • dinleniyor
        
    • konutunun
        
    • yerleştirmişlerdir
        
    Ofise dinleme cihazı koyduk. Ama hâlâ hasta dosyalarına ihtiyacımız var. Open Subtitles لقد زرعنا أداة تنصّت في المكتب، لكن مالزنا بحاجة لملفّات المرضى
    dinleme cihazı için yeniden beni kontrol etmeyeceksin, değil mi? Open Subtitles ألستَ مضطرًّا للتأكّد بأنّي لا أرتدي جهاز تنصّت مُجددًا، صحيح؟
    - Öyle. Çünkü ofisine bir de dinleme cihazı yerleştirirdim. Open Subtitles رائع بالفعل، لأنّي سأكون قد وضعتُ أداة تنصّت في مكتبه.
    Savcıdan yeni bir kamera için izin isteyelim hatta telefonu bulursak dinleme de yapabiliriz. Open Subtitles نطلب من المدّعي العام أن يسمح لنا بوضع أجهزة تنصّت ربّما حتى نتنصّت على هاتفهم إن استطعنا
    Katılıyorum. Bana dinleme cihazı gibi geliyor. Open Subtitles أوافقك الرأي يُنبئني حدسي بوجود أجهزة تنصّت
    Bilmiyorum oğlum. Eğer orada dinleme cihazları varsa beni ve seni her şeyle birlikte yakaladılar demektir. Open Subtitles إن وضعوا جهاز تنصّت هناك فهذا يعني أنّهم سجّلوا أحاديث كثيرة لنا
    Bu adamlar üzerinde dinleme yapıyoruz ama sokağa çok az hakimiz. Open Subtitles أيها الرائد ، سأحدّثُك بشكلٍ مباشر نحن تنصّت على بعضٍ من أفراده لكننا بالكاد فوق مستوى الشارع
    Bu da benim aklıma yasadışı dinleme ihtimalini getiriyor. Open Subtitles ويبدو منها أن هناك عملية تنصّت غير قانونيّة
    Büroya dinleme cihazı yerleştirdiğin iyi olmuş. Open Subtitles من الجيّد أنكِ قد وضعتِ أجهزة تنصّت في المكتب
    Büroya dinleme cihazı yerleştirdiğin iyi olmuş. Open Subtitles من الجيّد أنكِ قد وضعتِ أجهزة تنصّت في المكتب
    Polis departmanından biri neden dairene dinleme cihazı koysun ki? Open Subtitles ما يحمل شخصاً من مديريّتكَ على وضع أجهزة تنصّت في شقّتكَ؟
    Size söylerdim ama bu odanın hep dinleniyor olduğuna dair bir içimde bir his var. dinleme cihazıyla. Open Subtitles سأقول لك، لكنّي شعرتُ دوماً أنّ هذه الغرفة بها أجهزة تنصّت.
    Ofise dinleme cihazı koymadım mı sanıyorsun? Open Subtitles أتعتقد أنّي لمْ أضع أجهزة تنصّت في مكتبك؟
    Şüpheli görünen herkese dinleme cihazı yerleştirdim. Open Subtitles لقد وضعتُ أجهزة تنصّت لكلّ من بدا مشبوهاً.
    Ne olursa olsun, gizli dinleme, gizemli bir adamdan tehdit, cinayet burada her ne oluyorsa modadan daha büyük bir şey dönüyor. Open Subtitles رغم ذلك، تنصّت على الهاتف؟ تهديدات من قبل رجال غامضين؟ القتل؟
    Tek yaptığım dairesine dinleme cihazı koymaktı, tamam mı? Open Subtitles جلّ ما فعلته كان وضع أجهزة تنصّت في شقتها، إتفقنا؟
    313 milyon yasadışı dinleme, ayrıca komplo casusluk ve vatan hainliği. Open Subtitles ما يُقارب 313 مليون تُهمة تنصّت غير قانوني، بالإضافة للتآمر، والتجسس، والخيانة.
    Verdiğin yüzüğe dinleme cihazı taktığını ve söyleyeceği her şeyi dinleyeceğini biliyordu. Open Subtitles كانت هذه هي الطريقة الوحيدة لإبقاءها باللعبة. كانت تعرف أن الخاتم الذي أعطيتها أنت به جهاز تنصّت
    Bu yüzden birinin ofisine mikrofon koyup dinlememi istedi. Open Subtitles وقال أنّه يحتاج أن يعرف، لذا دفع لي لأضع أجهزة تنصّت في مكتب رجلٍ.
    - Derek Reston'un ceketine dinleyici yerleştirdim. Open Subtitles -ما هذا؟ -أسقط آداة تنصّت في معطف (ديريك ).
    Bu bir tuzaktı hanımefendi. Dışarıda bir minibüs var, oda dinleniyor. Open Subtitles هناك عربة تنتظر في الخارج الغرفة مزوّدةٌ بأجهزة تنصّت
    Asher Millstone'un tanıklığı doğrultusunda Annalise Keating'in konutunun dinlenmesi talebiyle gizli celse yapılacaktır. Open Subtitles هذه جلسة استماع مُغلقة لحامل جهاز تنصّت مرّخّص في مقرّ (آناليس كيتينغ) لوجود شهادة مؤيّدة من المخبر (آشر ميلرستون)
    Muhtemelen evine dinleme cihazı yerleştirmişlerdir. Open Subtitles منزلك به أجهزة تنصّت على الأرجح

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus