Domates sosunu temizlemek cidden zordur iyi bir yağ sökücü gerektirir. | Open Subtitles | صلصة الطماطم قاسية جدا فى حال تنظيفها تحتاجينلمنظفدهونجيد .. |
Şimdi, cam bölmesi orta bir yükseklikte 178 cm olarak temizlenmiş. | Open Subtitles | الآن ، تلك النافذة تم تنظيفها من مركز طول 5 أقدام |
Burası insanların fotoğrafları teslim ettikleri yerdi ve o gün, fotoğrafları elle temizlemeye başlamak için onlara yardım etmem konusunda bana güvenmeleri, beni onurlandırdı. | TED | كان هذا المكان الذي يسلم فيه الناس الصور، وقد تم تكريمي ذلك اليوم بأن وثقوا بي للمساعدة في بدء تنظيفها يدويا. |
Birgün öyle birşey olacak ki birşeyleri öyle bir mahvedeceğim ki, temizlenmesi imkansız olacak. | Open Subtitles | سيستمر هذا بالحدوث حتّى يأتي يوم سأخلق فوضى هائلة لا يمكن لأحد تنظيفها |
Ama benim için temizlemem gereken bir bok parçasısın. | Open Subtitles | ولكن بالنسبه لي انت مجرد قذاره ويجب علي تنظيفها |
Pekâlâ, asker. Bu pencere kesinlikle temiz değil. | Open Subtitles | هذه النافذه لم يتم تنظيفها بالمره الثكنه باكملها غير عسكريه |
Çünkü bu evin, Vera'nın temizlik hastalığından etkilenmeyen bir kısmı olmasını istiyorum. | Open Subtitles | لأني أريد لجزء من هذا البيت أن يبقى بعيدا عن تنظيفها المستمر |
Beklerken iyice temizleyip boyatırdık... | Open Subtitles | وبينما نحن ننتظر ،يمكننا تنظيفها ودهانها من جديد |
Pencereleri temizlemek demek her iki tarafını da temizlemek demektir. Haklı değil miyim, ya da haklı değil miyim? | Open Subtitles | تنظيف النوافذ يعني تنظيفها من الجانبين هل أنا على حق أم لا؟ |
Eşyaları düzenlemek, eşyaları temizlemek ve bazı şeyleri kaplara doldurmak gibi. | Open Subtitles | مثل تنظيم الأشياء , تنظيفها و وضع الأشياء في حاويات |
Bu pisliği temizlemek bir beyin gerektirmediğinden temizlemesi kolay olur senin için. | Open Subtitles | هذه الفوضى من المفترض أن يكون سهلً عليك تنظيفها بما أن تنظيف الأشياء لا يتطلب عقل |
Bu sabah mazeretsiz olarak işe gelmemiş. Dairesini kontrol ettik - temizlenmiş. | Open Subtitles | تغيب عن العمل صباح اليوم تحققنا من شقته , تم تنظيفها |
Yün kazak. Yeni temizlenmiş gibi. | Open Subtitles | إنها سترة من صوف يبدو أنهُ تم تنظيفها مؤخرًا |
Kuru temizlemeye verdiğimden beri giymedim. | Open Subtitles | لم ألبس هذه السترة منذ تم تنظيفها بالبخار |
Her gece bunları temizlemeye çalışıyoruz ve kapalı olduğundan emin oluyoruz emme sübabını açmadan önce. | Open Subtitles | لذا نحاول تنظيفها كل ليلة فقط تأكدي من إغلاقه، قبل أن يتم فتح الصمام |
Ama etrafta temizlenmesi gereken bir pislik oluştu ve temizlemek benim işim. | Open Subtitles | لكن احزر ماذا , ما زال هنالك فوضى في حاجة إلى أن يتم تنظيفها و ... هذا عملي |
Daha sonra temizlemem gereken bir olaya bulaşmayasın diye. | Open Subtitles | يمنعني من المرور بفوضى علي تنظيفها لاحقاً |
Baban bu pencereleri çok temiz seviyor. | Open Subtitles | وحلمة الثدي ل أمثالك هذه النوافذ تنظيفها. |
Hâlâ üstünde bir sürü vernik kalmış, bir takım rötuşlar var ve fazlasıyla temizlik yapılmış. Çok görünür hale geliyor (UV ışık sayesinde). | TED | هناك الكثير من الورنيش لا يزال موجودا ، العديد من اللمسات و بعض تنظيفها, تبدو ظاهرة للعيان |
O da temizleyip, işin içine karıştırmak için Dadı Taylor'ın çadırına bıraktı. | Open Subtitles | ثم تنظيفها والتخلص منها وذلك في خيمة مربية تايلور لتوريطها |
Ben de onu dedim. Geri vermeden önce temizle yeter. Tamam mı? | Open Subtitles | هذا ما قلته , تأكدي من تنظيفها قبل أن تعيديها الي , حسنا ؟ |
Onun evinin oradaki ağaçları budamışlar ama oraları temizleme zahmetine girmemişlerdi. | Open Subtitles | حيث قام أحدهم بتشذيب الأشجار ولكنّه لم يتكلّف عناء تنظيفها |
Döşemeler mermer. Kolayca temizleriz. | Open Subtitles | أنها أرضية رخامية يمكننا تنظيفها |
Şu anda Kraliyet mücevhercileri tarafından temizleniyor. | Open Subtitles | الآن يتم تنظيفها بواسطة الصائغين الملكيين |
Bu pisliğe biz neden olmadık ama biz temizleyebiliriz. | Open Subtitles | لم نتسبب في تلك الفوضى ولكن بإمكاننا تنظيفها |
Bu da iki kez silinmiş olmalı. | Open Subtitles | وهذا يعنى ان هذه تم تنظيفها مرتين. |
O çok eski. Temizletmem gerek. | Open Subtitles | هذة البقعة هنا منذ وقت طويل، يجب عليّ تنظيفها |