Hayatımı kurtarmak için duygularını takas etmen. | Open Subtitles | تضحي بمشاعرك مقابل ان تنقذ حياتي |
Çünkü gidip Hayatımı kurtarmak zorundaydın. | Open Subtitles | لأنك كان لابدّ أن تنقذ حياتي |
Bunu yaptığın için çok memnunum, Gene. Gerçekten hayatımı kurtarıyorsun. | Open Subtitles | ،)أُقدر ما تقومين به هنا يا (جين .أنت تنقذ حياتي |
Bunu yaptığın için çok memnunum, Gene. Gerçekten hayatımı kurtarıyorsun. | Open Subtitles | ،)أُقدر ما تقومين به هنا يا (جين .أنت تنقذ حياتي |
Her gün hayatımı kurtarıyor. | Open Subtitles | إنها تنقذ حياتي كل يوم. |
Benim Hayatımı kurtarmak için. | Open Subtitles | لكي تنقذ حياتي |
Trubel Hayatımı kurtarmak için onu öldürdü. | Open Subtitles | (تروبل) قتلتها ل تنقذ حياتي. |
Bir gün gelip Andie'yi öldürüyorsun, öteki gün hayatımı kurtarıyorsun. | Open Subtitles | تقتل (آندي) في يومٍ، و تنقذ حياتي باليومِ التالي من أنتَ؟ |
Ne diyeceğimi bilemiyorum. hayatımı kurtarıyorsun. | Open Subtitles | أنت تنقذ حياتي |
hayatımı kurtarıyorsun. | Open Subtitles | انت تنقذ حياتي |
O benim hayatımı kurtarıyor! | Open Subtitles | ! إنها تنقذ حياتي |