Sakın korkma, çok iyi hazırlanacaksın. İnkar edemeyeceğin bir şey olduğunu unutma. | Open Subtitles | من الآن ستتحضر , و تذكر أنت شيء عظيم لا يمكنك أن تنكره |
Sen inkar etmeden önce, bunu Nighthorse'un evinin önündeki tepelikte buldum, yerdeydi. | Open Subtitles | قبل أن تنكره , وجدت هذه على التلة عند منزل نايتهورس كانت على الأرض |
Bu, hükümetin inkar ettiği bir şeydi. | Open Subtitles | هذا كان أمراً كانت الحكومة تنكره. |
İnkar da etmedi. | Open Subtitles | نعم, ولكنها لم تنكره ايضا |
Doğru değilse niçin inkâr etmedin? | Open Subtitles | اذا كان هذا ليس صحيحا لما لا تنكره فحسب ؟ |
- Evet. İnkar edeceğini biliyordum. | Open Subtitles | أجل, و أنت تنكره |
Senin de onu inkar edeceğini söylemişti. | Open Subtitles | وقد تنبأ ايضا بأنك سوف تنكره |
- İnkâr da etmedin. | Open Subtitles | -انت لم تنكره ايضاً |
- İnkâr da etmedin. | Open Subtitles | -انت لم تنكره ايضاً |
İnkâr etmedi. | Open Subtitles | -لم تنكره . |