"توربن" - Traduction Arabe en Turc

• Torben

Torben Friis, Başbakan'ın evindeki görüntüleri reddetme hakkını yazılı olarak bize verdi.
توربن اتفق معي ان احذف ما أشاء من البرنامج

Haber bölümü şefi Torben Friis, baş editör Pia Munk,..
مدير الاخبار توربن فريس ومديرة التحرير بيا مونك

Torben annelik iznindeki birinin yerine altı aylığına beni işe aldı.
توربن استدعاني ل 6 شهر بدل المذيعة الحامل

Bunu kullanamayız ama Torben iyi bir hikâye olduğunu kabul eder.
لانستطيع استعمالها ولكن توربن سيقر بأنها خبر ممتاز

Torben o açıdan yaklaşmak istemiyor sanmıştım.
توقعت ان توربن لايريد استعمال الخبر الان

Torben yanlış kişiden duyarsa işini kaybedebilirsin.
قد تخسري وظيفتك لو عرف توربن عن علاقتك بشكل مختلف

- Demek öyle. Torben'la bir ön görüşme yaptım. Domuz hikayesini Juul Ve Friis'e koyabilirmiş.
توربن يقول ان خبر الخنازير قد يتم نقاشه في برنامج يول وفريس

Torben'e söyledim, o da resmen bizi seçim kampanyasından dışladı ve bir de sanki benim hatammış gibi konuştu.
للتو أبلغت توربن الذي قطع الروابط معنا نتيجة قرار بيرغيت اجلسي ياكاترن

Torben bu aralar pek cömert değil. Birgitte'in hastalık haberini TV2'ye vermene çok bozuldu.
توربن مستاء جدا انك اعطيت المحطة الثانية أفضلية اذاعة خبر مرض بيرغيت

Bunun farkındayım ama Torben başka seçenek bırakmadı. Neyse ki siz son derece profesyonel bir bölümsünüz ve bugünün programı her ayrıntısıyla planlandı...
لم يترك توربن لنا خيار ولكن لحسن الحظ انتم محترفون

Seçim günü Torben Friis'i nasıl kovabildiğini anlamıyoruz.
لانستطيع ان نتصور فصلك توربن في يوم الانتخابات

Torben haklı. Elimizde bir şey yok, yalnızca içgüdümüz var.
توربن على حق، ليس عندنا اي شي سوى الحدس

Torben Friis, siyasi yorumcu çok fırtınalı iki gün geçirdik, değil mi?
المحلل السياسي توربن فريس... ...يومين مضطربين هل من تعليق؟

Torben, Lütfen Yarın 9'da Gelip Beni Gör, Alex
مرحبا توربن تعال لي الساعة 9 صباحا غدا.

Torben Friis maalesef işten çıkarıldı. Şu anda ayrıntıya giremem.
يؤسفني انهاء عقد توربن بدون سابق انذار

Torben Friis'le anlaşmanız kulağıma çalındı.
اشمأزيت من اتفاقك مع توربن

- Torben haklıymış.
لاجل الله - نعم؟ - توربن على صواب

Torben'in ilgisini çekiyor mu, bir sorayım. - Sağ ol. - Görüşürüz.
دعني اسأل توربن

Torben, Kasper'la ilişkin hakkında sorular sorar.
توربن سيشك بعلاقتك بكاسبر

Ben Torben. Merhaba anne.
توربن يتحدث، مرحبا أمي