McManus'la beraber Şair'i veda konuşmacısı olarak seçtiğimizden dolay mükemmel bir zamanlama olacak. | Open Subtitles | إنهُ توقيتٌ مِثالي بما أني اخترتُ معَ ماكمانوس الشاعِر ليكونَ الطالِب المُتفوِق |
Güzel zamanlama. Ona, cinayetlerinle ne kadar meşgul olduğunu anlatabilirim. | Open Subtitles | إنه توقيتٌ جيد، استطيع أن أقول لها كيف كنت منشغلاً مع جرائم القتل الخاصة بك |
Geç kalmamak lazım, zamanlama çok önemli. | Open Subtitles | لا أطيق تأخر الناس، إنه توقيتٌ سيء. |
Neyse ki iyi bir zamanlaman var. | Open Subtitles | لحسنِ حظّنا أنّ لديكَ توقيتٌ ممتاز. |
Kötü bir zamanda mı geldik? | Open Subtitles | أهذا توقيتٌ سيء؟ |
zamanlama da müthiş. | Open Subtitles | توقيتٌ مثالي أيضاً.. |
Dur tahmin edeyim. Bu kötü bir zamanlama değil mi? | Open Subtitles | دعيني أحزر ، أهو توقيتٌ سئ ؟ |
Çok kötü bir zamanlama. Biliyorum. | Open Subtitles | هذا توقيتٌ سيء، أعلم ذلك |
Tebrikler. Bizim için mükemmel zamanlama. | Open Subtitles | {\pos(192,220)}تهانينا - توقيتٌ مثاليّ لنا - |
- Hayır, zamanlama kötü. - Kötü zamanlama. | Open Subtitles | كلاّ، التوقيت سئ جداً - توقيتٌ سئ - |
zamanlama doğruydu galiba. | Open Subtitles | توقيتٌ جيّد على ما اظن |
Korkunç zamanlama. Gary yeni bir monolog yazıyor ailesi bunun için şehre geldi. | Open Subtitles | انه توقيتٌ سيء و (جاري) يقوم بـ تدريب المونولوج الخاص به |
Evet, güzel zamanlama. | Open Subtitles | أجل، توقيتٌ جيد |
Mükemmel zamanlama. | Open Subtitles | توقيتٌ مثالي... |
İyi zamanlama. | Open Subtitles | ... توقيتٌ جيّد , يبدو أن |
Bunun çok kötü bir zamanlama olduğunu biliyorum ama oğlun hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | أعلم أنّ هذا توقيتٌ مريعٌ ولكن... . |
İyi zamanlama. | Open Subtitles | توقيتٌ رائع ... |
zamanlaman bir harika. | Open Subtitles | . توقيتٌ مثاليّ |
Fena bir zamanlaman var. | Open Subtitles | لديكَ توقيتٌ ممتازٌ. |
Hep olduğu gibi, zamanlaman mükemmel. | Open Subtitles | توقيتٌ لا تشوبه شائبة كالعادة |
Kötü zamanda mı aradım? | Open Subtitles | توقيتٌ سيء ؟ |