Hayaletleri unut, Quarrel. Sürücüyü al. Ben far ve lastikleri alıyorum. | Open Subtitles | إنسى الأشباح يا كواريل , تولى القيادة سآخذ الأضواء العلوية والإطارات |
Geliyor. Stawski, gaz kelebeğini al. Perna ve MacDonald, kazanları idare edin. | Open Subtitles | تعالوا للأعلى.يا ستوسكي تولى أمر الصمام الخانق يا بيرنا و ماكدونالد.توليا الغلايات |
Müşterileri dolaşma vakti, dostlarım. Herkes yerini aldı mı? | Open Subtitles | تولى القيادة يا صديقي، هل الجميع مرتاحون بالخلف؟ |
Dümene geç, adamım. Liman tarafına çevir. | Open Subtitles | ـ تولى المقود يا رجل ـ توجه نحو جانب الميناء |
- Benim için bişey yap? - direksiyonu tut. | Open Subtitles | هل تستطيع أن تفعل شىء نعم , تولى القياده |
Korumaymış! Üçüncü Ordu bir saat önce görevi devraldı! | Open Subtitles | سأقول لهم من يصمد الجيش الثالث تولى الزمام منذ ساعة |
Eş zamanlı atış. Ben soldaki hedefi alıyorum sen sağdakini al. | Open Subtitles | إصابتان متزامنتان، حددت الهدف على اليسار، وأنت تولى الهدف على اليمين. |
Dathan, kontrolü al. Muhafızlar, onu izleyin. | Open Subtitles | داثان ، تولى زمام الأمور يا حراس ، إتبعوه |
Dathan, kontrolü al. Muhafızlar, onu izleyin. | Open Subtitles | داثان ، تولى زمام الأمور يا حراس ، إتبعوه |
Karanlık taraftan tekrar üzerimize gelecekler. Siper al! | Open Subtitles | سيأتون الينا مرة أخرى من الظلام تولى الامر |
Lübnanlı bir adam gibi. Ve şu anda tüm ülkenin kontrolünü eline aldı. | Open Subtitles | كرجل لبنانى، والآن قد تولى مسؤولية البلاد بأكملها. |
Taksiti yeni ödemiştim ama adam yine de şirketimi elimden aldı. | Open Subtitles | لم أكن في وقت متأخر. ألقيت مجرد الدفع. تولى عملي على أي حال. |
Ellen, dümene geç. Buradan uzaklaşmamız gerekli! Ellen! | Open Subtitles | إلين تولى الدفة يجب ان ندفع ذلك للخارج ,إلين |
Çok özür dilerim, Priya. Biliyorum, çok geç kaldım. | Open Subtitles | تولى أمر الضيوف حتى أبدل ملابسى أرجوك ـ حسنا |
-Sen tut, Ben süreyim. | Open Subtitles | تولى أنت الدواسة وأنا سأتولى السرعات |
Anakaradan gelen biri mahkemeyi devraldı çalışanları işten atıp yerine karısını, amcasını ve yeğenini yerleştirdi. | Open Subtitles | تولى أحد من الصين السلطة على المحكمة طرد المحليين و عين بدلهم زوجته وعمه و ابن أخيه |
Geri gelip eskortun başına geçip geçemeyeceğimi sordu. | Open Subtitles | و سئلنى ما اذا كان يمكننى تولى قيادة مجموعة الحراسه |
Sen kendi lanet olası işini yap ben de benimkini. | Open Subtitles | أنت فقط تولى القيادة وأنا سأقوم بواجبي ، حَسَناً؟ |
Sen arabaya bak. Sürmeyi bana bırak! | Open Subtitles | الحركة التي قمت بها ستكلفنا السباق تولى أمر السيارة و دعني أتولى السباق |
devral, Beaufort. | Open Subtitles | تولى الامر، بوفورت |
1907'de Ernest Rutherford Manchester'de fizik bölümünün yönetimini üstlendi. | Open Subtitles | في عام 1907 تولى إرنست رذرفورد رئاسة قسم الفيزياء في مانشيستر |
Ancak o iyi değildi, çünkü o uyuduğu sırada, Twitter hayatını kontrol altına almış ve paramparça etmişti. | TED | لكنها فعلا لم تكن بخير، لأنها أثناء نومها تولى تويتر السيطرة على حياتها وبدأ بتفكيكها إلى قطع. |
Ben Bernie'yi aldım. Sen adamı hallet. | Open Subtitles | أنا سأتولى أمر بيرني , وأنت تولى أمر الرجال |
Julio çoktan halletti onu. Beyaz piliç, güzel memeleri var. | Open Subtitles | (خوليو) تولى أمر ذلك بالفعل وجد فتاة بيضاء بأثداء جميلة. |
Garber, sen elektriğin tamiriyle ilgilen. | Open Subtitles | ملازم غاربر, أنت تولى أمر إستعادة الطاقة وإخلاء المسار |
Çamurda oynamaya devam et. | Open Subtitles | مرحبا مرحبا .. تولى ذلك مع مشروعك المتعب |