Senin altında çalışan 10 garson vardı. Turtle'ı idare edemiyor musun? | Open Subtitles | لديك عشرة نادلين تحتك و لا تستطيع تحمل (تيرتل) واحد؟ |
- Otelde kalmak için para yok, Turtle. | Open Subtitles | ليس هناك مال فى الأقامة فى فندك, (تيرتل) ماذا؟ |
Ayrıca, Turtle biraz para kazanırsa kendini iyi hisseder. | Open Subtitles | سيجعل (تيرتل) يشعر بأرتياح إذا جنى بعض المال |
- Sen birini buldun mu Tosbağa? Elbette. | Open Subtitles | -هل حصلت على موعد حتى الأن, (تيرتل)؟ |
Tosbağa, bu adamların senin bakireliğine inanmadığını söyledi. | Open Subtitles | (تيرتل) قال أنهم لا يصدقون أنكِ عذراء |
Turtle şu anda Rolls'u vaftiz ediyor. | Open Subtitles | تباً لـ(تيرتل) بالخارج انه يعمد الـ(الرولز) |
Havadayım. Turtle koyunun aşağı doğu yakasında. | Open Subtitles | مروحية مائية، في الجانب الشرقي من خليج (تيرتل). |
Turtle'ın telefon faturası ayda 1500 dolar. | Open Subtitles | (تيرتل) لديه فاتورة هاتف بـ1500 |
Koş, Turtle. Koş. | Open Subtitles | قم بها, (تيرتل), قم بها |
- Yap bu işi, Turtle. | Open Subtitles | قم بها, (تيرتل) |
Kapa çeneni, Turtle. | Open Subtitles | أخرس يا (تيرتل) |
Senin patronun kim Turtle? | Open Subtitles | و من رئيسك, (تيرتل)؟ |
Kız arkadaşıma yalvarıyordum Turtle. | Open Subtitles | كنت أستجدِ حبيبتى, (تيرتل) |
Hadi, Turtle. | Open Subtitles | هيا, (تيرتل). |
Kapa çeneni Turtle. | Open Subtitles | أخرس, (تيرتل) |
Seninle asla çıkmam Tosbağa. | Open Subtitles | لن أخرج معك أبداً, (تيرتل) |
Dolce. Aradın değil mi Tosbağa? | Open Subtitles | (دولشى), أتصلت, صح, (تيرتل)؟ |