"تَغيّرَ" - Traduction Arabe en Turc

• değişti
• değişmiş
• değişiklik
• değişmedi
• değiştirmiş

Dünya değişti... ama yıldızlar bizi ayırdı.
..العالم تَغيّرَ. لكن النجومَ التي تَفْصلُنا ليست سعيده.

Çok kısa zamanda düşüncelerim değişti.
الكثير تَغيّرَ في لا يُوقّتَ كثيراً، تَعْرفُ.

Dikilitaş'ın üstündeki kristal parladı ve her şey değişti.
البلور في المسلّةِ بَدأَ بالتَوَهُّج وبعد ذلك كُلّ شيء تَغيّرَ

Görünüşte pek değişmiş gibi durmuyorsunuz ama sanırım hastalık sebebiyle sesiniz farklılaşmış.
أنت مَا تَغيّرتَش في المظهر لكن صوتَكَ تَغيّرَ بسبب المرضِ

Anne, bu mesajı aldığında beni ara planlarda bir değişiklik oldu hoşçakal.
أمي، اتصلي بي عندما تصلك رسالتي هناك تَغيّرَ في الخططِ مع السلامة

Bugünlerde çocuklar kendi tercihlerini yapıyorlar... hiç birşey değişmedi, Nandini.
لكن أطفالِ اليوم يقومون بإختياراتهم بأنفسهم. لا شيء تَغيّرَ نادني

"Bugün, Tony Stark silah sanayisinin çehresini değiştirmiş durumda." "Amerika'yı ve çıkarlarını..."
اليوم، تَغيّرَ توني بالكامل وجه صناعةِ الأسلحةَ،

Odaya girmeden önce birşeyler mi değişti?
هَلْ هنالكَ شيء تَغيّرَ قَبْلَ أَنْ تدَخل الغرفةَ؟

Sam "duygularım değişti, bir nedeni yok" dedi.
قالَ سام بأنّ herfeelings تَغيّرَ بدون أي سبب.

Okuldan sonra herkes değişti.
حَسناً، كُلّ شخص تَغيّرَ منذ المدرسة العليا...

Seni gördüğümde her şey değişti. Seni tanıyorum.
تَغيّرَ كُلّ شيءُ عندما رَأيتُك

Yani seni sevdiği için, değişti.
لذا تَغيّرَ بإِنَّهُ لأن أحبَّك.

Sonra başıma birşey geldi ve her şey değişti.
وبعد ذلك هذا شيءِ التغوّطِ حَدثَ لي وكُلّ شيء تَغيّرَ...

Çocuk bize geldiğinden beri çok değişti.
تَغيّرَ الولدُ كثيراً منذ مجيئك إلينا.

Planlar değişti.
كُلّ شيء تَغيّرَ.

Ertesi gün hava değişti. Dağlardan sis indi.
اليوم التالي الطقس تَغيّرَ.

Sonra bir şeyler değişti.
لكن ثمّ شيء تَغيّرَ.

Elbette senin az da olsa değişmiş olman buna pek yardımcı olmadı.
بالطبع، هو لَمْ ساعدْ في القضية كثيراً بأنّك عِنْدَكَ تَغيّرَ من غير المحتمل قليلاً،

Doğru... değişmiş.
هو حقيقيُ لقد تَغيّرَ

Bir değişiklik oldu.
هناك تَغيّرَ. قدم كُلّ الخطط ـ24 ساعة.

Ben mi? Fazla bir değişiklik yok Hâlâ annemle yaşıyorum
لا شيء كثير تَغيّرَ.

- Bunca yıldır hiç bir şey değişmedi mi?
لا شيء تَغيّرَ فيك بعد كُلّ هذه السَنَواتِ.

Evet son dakikada fikrini değiştirmiş olmalı.
Uh، نعم، هو لا بدَّ وأنْ تَغيّرَ رأيه في الدقيقة الأخيرة.