"تُخبرنى" - Traduction Arabe en Turc

• bana
• söyleme
• söylemedin

Hayır, bana Scalise'nin yerini söyleyerek.
لا, بأن تقول لى أين اسكاليسى وسوف تُخبرنى يا ويلى

Neden bana Hengstrom ile teknede konuştuğunu söylemedin?
ولماذا لم تُخبرنى انك تحدثت الى هينجستروم على القارب ؟

Çok ilginç, Teğmen ama bunu bana niye anlatıyorsunuz?
هذا شئ مثير ايها الملازم, ولكن لماذا تُخبرنى بهذا ؟

Peki bana uzman görüşünüzle tüm iç mekanı boyatmanın ne kadara mal olacağını...
هل يمكنك ان تُخبرنى بصفتكرجلخبير.. ـ فى رأيك كم يتكلف الأمر ؟

Yani... Porno fantezilerini süslediğimi söyleme lütfen.
ارجوك لا تُخبرنى أننى كنت خاطرتك العقليةَ.

Ve onun karaciğer geçici bana o yaklaşık iki saat önce ölmüş olduğunu söyler.
ودرجة حرارة الكبد هنا تُخبرنى انها متوفية منذ حوال ساعتين

Karısı bana evli olduğunu söylemedi ve işin aslı ben ona neredeyse dokunmadım bile.
زوجته لم تُخبرنى مُطلقًا بأنّها مُتزوّجة و الحقيقة هى أنّى لمستها بالكاد

Bankanız güvenlik danışmanına ihtiyaç duyarsa bana bildirmelisiniz.
عليك أن تُخبرنى إذا أحتاج مصرفك أى إستشاره أمنية

Yok ya, oğlumla nasıl konuşacağımı bana söyleme
لا ، أنت لن تُخبرنى كيفية التحدث إلى إبنى

Bir tablodan söz edecekti bana.
لقد كانت تريد ان تُخبرنى عن موضوع لوحة

Bay Poirot, bana bir şey mi söylemeye çalışıyorsunuz?
سيد بوارو, أتحاول ان تُخبرنى بشئ ؟

bana kendi aranızda seks hakkında konuşmadığınızı söyleme.
لا تُخبرنى انكم لا تتحدثون عن الجنس

Parayı ona vermen bana bir sürü sebep verdi, ...ama ben sadece birini önemsiyorum.
حقيقةأنكأعطيتههذة العملة... . تُخبرنى بأن هناك العديد من الأسباب

bana niye anlatmadın anlamadım
لاأفهم ، لماذا لم تُخبرنى بالأمر فحسب؟

Ve son nefesini verirken bana Spartacus ve adamlarının nerede saklandığını söyleyecek.
لأنها مع نَفسها الأخير .. سوف تُخبرنى أين يختبىء سبارتاكوس) و رجاله)

Lakin bir çukurda gözümü bana tek kelime etmeyen bir kadınla birlikte açtım.
. ولكنى إستيقظت بداخل حُفرةفىالأرض... مع إمرأة غريبة لم تُخبرنى ...

Onu bana dün gece niçin anlatmadın?
لماذا لم تُخبرنى بهذا ليلة امس ؟

Kim olduğunu bana hiç söylemedi. O konudan söz etmemi istemedi.
ولم تُخبرنى قط من هو, ولم ترغب ابدا فى الحديث عن هذا الأمر .

bana bunun oğlun için olduğunu mu söylüyorsun?
أنت تُخبرنى.. أن هذا من أجل أبنكَ ؟

Sakın söyleme. Taksi bulamadın.
لا تُخبرنى بالسبب، لم يكن هُناك سيارتِ أجرةُ؟

bana neden söylemedin adamım?
حقاً ؟ لماذا لم تُخبرنى يا رجل ؟