"تُفكر" - Traduction Arabe en Turc

    • düşünüyorsun
        
    • Aklından
        
    • düşünüyor
        
    • düşünme
        
    • düşündüğünü
        
    • düşünüyordun
        
    • düşünmelisin
        
    • düşündüğün
        
    • düşünmen
        
    • düşünmeni
        
    • düşünmüyorsun
        
    • aklına
        
    • düşünmemiş
        
    Sadece şaka yüzünden değil! Sadece kendini düşünüyorsun! Open Subtitles إنها ليست مجرد مزحـة، أنت تُفكر فى نفسك فقط.
    Üniforma giymenin çocukça olduğunu düşünüyorsun, değil mi? Open Subtitles لابد أنك تُفكر أن إرتداء زي رسمي يعتبر طفولية ، أليس كذلك ؟
    O yalan atmaz ama Aklından geçtiği bellidir. Open Subtitles إنها لاتكذب،ولكن يمكن أن تخبرها بأن تُفكر بالكذب
    Ben hayaletim. Tek yapabildiğim bu. Ayrıca beni düşünüyor olmasaydın belirmezdim. Open Subtitles إنّي شبحٌ، و هذا كلّ ما في وسعي، ولا يسعني الظهور لكَ ما لم تكن تُفكر في.
    Hedefine konsantre ol ve başka bir şey düşünme. Open Subtitles رَكز علي هدفك, و لا تُفكر في أيّ شيء أخر.
    Bunun için fazla iyi olduğunu düşündüğünü biliyorum ve kovulmadan önce elbette öyleydin. Open Subtitles أعرف أنك تُفكر بأنك أعلى منها. و بالطبع أنت أعلى منها.
    Ne düşünüyordun... suçlu transferini basmakla? İşe yaradı. Open Subtitles مالذي كنتَ تُفكر به بحق الجحيم بالهجوم على نقل سجين؟
    Patronuna bağlılığın göstergesi olduğunu ve senden beklenileni yaptığını düşünmelisin. Open Subtitles وعليك أن تُفكر بأن تُرضي زعيمك وستفعل ماهو متوقعٌ منك
    Acaba onu vurmadan atışı yapabilir miyim diye düşünüyorsun. Open Subtitles أنت تُفكر بأنك تستطيع إطلاق النار بدون أن تُؤذيها
    Kaçmayı düşünüyorsun ama ben insanları sırtından vurmaya bayılırım. Open Subtitles انت تُفكر فى الهروب لكنى احب اصابة الرجال فى ظهورهم
    Ve bu yatakta ne olacağını düşünüyorsun? Open Subtitles وماذا تُفكر بأنه سيحدث في هذا السرير الواحد؟
    Beni bir kez daha vurmayı mı düşünüyorsun? Open Subtitles أنت تُفكر بشأن إطلاق النار علىّ مُجدداً مُحاولة القضاء علىّ ؟
    Elam Ferguson, gözümün içine bak ve Aklından geçenleri söyle. Open Subtitles إيلام فيرقسون , أُنظر إلى عينيّ وأخبرني بماذا تُفكر
    Sorun şu ki hiç konuşmuyoruz. Ne düşünüyor bilmiyorum. Open Subtitles المشكلة هي أننا لا نتحدث لا أعرف بما تُفكر
    Gözümün önünden bir adım ayrılmayı bile düşünme. Open Subtitles لا تُفكر حتى بأن تخطو خطوة واحدة بعيدًا عن ناظري.
    Onun ne düşündüğünü ya da ne hissettiğini nasıl bilebilirim? Open Subtitles وكيف من المفترض أن أعرف ما تُفكر فيه أو ما تشعر به؟
    Eğer gelmeseydin şimdi evde oturup, gelmiş olsaydın neler yapıyor... olabileceğini düşünüyordun. Open Subtitles لو أنك لم تأت معنا, لكنتَ جالساً الآن في منزلك تُفكر فيما كان سيحدث لك بدلاً عما نحن مُقدمون عليه
    Patronuna bağlılığın göstergesi olduğunu ve senden beklenileni yaptığını düşünmelisin. Open Subtitles وعليك أن تُفكر بأن تُرضي زعيمك وستفعل ماهو متوقعٌ منك
    Tek düşündüğün o hesap defteri değil mi? Open Subtitles ألستَ تُفكر فقط بشأن دفتر الحسابات؟
    Belki sana saldıran kişilerle yüzleşmeyi düşünmen gerekiyordur. Open Subtitles و ربما يجبُ أن تُفكر حولَ التفاعل مع الرِجال الذينَ هاجموك
    Şimdi senden iyice düşünmeni istiyorum. Kulağa nasıl geliyorlardı? Open Subtitles الآن، أريدك أن تُفكر جيداً، وتخبرني كيف كانوا يبدون؟
    Aynen öyle, sorun da bu işte. Hiçbir halt düşünmüyorsun. Open Subtitles بالضبط ، هذه هى المُشكلة أنك لا تُفكر فى الهراء
    Bu görüntü için birilerini öldürdün ama diğerlerini aramak aklına gelmedi mi? Open Subtitles لقد قتلت لأجل هذا الفيديو ولم تُفكر قط بالبحث عن الفتية الآخرين؟
    Roma polisi Bay Greenleaf'e sormayı düşünmemiş. Open Subtitles لم تُفكر شرطة روما في سؤال السيد جرينليف عن ذلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus