Ne yazık ki birçok ülkede insanların oy vermelerinin yasak olduğunu biliyoruz çünkü diğer ülkelerde seçmen baskısı var, tıpkı burada, Amerika Birleşik Devletleri'nde olduğu gibi. | TED | ولسوء الحظ، نعلم أن الناس تُمنع عن الانتخاب في كثيرٍ من الدول، إذ لدينا قمع الناخبين في دولٍ أخرى، كما نفعل هنا، في الولايات المتحدة الأمريكية. |
Canım, şu andan itibaren sana tatlı ve yağlı şeyler yasak. | Open Subtitles | عزيزي ، من الآن فصاعدا ، كل الأشياء الحلوة والزيتية يجب أن تُمنع |
Kuralları biliyorsunuz. Yetişkin gözetimi olmadan havai fişek yasak. | Open Subtitles | تعرفون القوانين يا رفاق، تُمنع الألعاب النارية بدون إشراف البالغين |
Tekrar söylüyorum, Gizli Bilgi Usulü Kanunu gereği bu soruyu cevaplamam yasak. | Open Subtitles | مجدداًً، تُمنع علي الاجابة وفقاًًً -قانون تدابير المعلومات السرية |
Bunun için kağıt ve kalem yasak. | Open Subtitles | لهذا السبب تُمنع الأقلام والأوراق |