Şöyle diyelim, rakamı duysan senin çenen Otuz bin kere düşerdi. | Open Subtitles | .. ولكن دعينا نقول أن فكّكِ سوف يُفتح .. ثلاثون ألف مرة |
Yemeğinizden beş veya Otuz bin tane fotoğraf bulabilirsiniz. | Open Subtitles | حتى تجدون ربما خمسة أو ثلاثون ألف صورة من أطعمتكم، |
Otuz bin dolar. Perakende fiyatı. | Open Subtitles | ثلاثون ألف دولار بيعا بالتجزئة. |
Herifler Otuz bin dolarlık resimler için fazla belaya bulaştılar. | Open Subtitles | هؤلاء الأشخاص مروا بكثير منالمتاعبكى يضعوايديهم... ثلاثون ألف دولار ثمن هذه اللوحات ... |
Anlaşılmadıysa belirteyim, kaçmaya çalışırsan, o cama tek bir çizik bile atmaya kalkışırsan, çelik bir kapanın içinde, Otuz bin feet aşağı düşersin. | Open Subtitles | لكي يتضح لك الأمر، إذا حاولت الهرب... فلن تستطيع لمس هذا الزجاج. ثلاثون ألف قدم إلى الأسفل بغرفة فولاذية منعزلة. |
Son mektupta Otuz bin sterlin diyordu. | Open Subtitles | -و الأخيرة كانت تطلب ثلاثون ألف |
Otuz bin nakit. | Open Subtitles | ثلاثون ألف جاهزة |
Otuz bin dolar. | Open Subtitles | ثلاثون ألف دولار |
- Otuz bin mi? Seni anasının gözü. | Open Subtitles | ,ثلاثون ألف أيها المحتال , |
"Otuz bin kopya. | Open Subtitles | "ثلاثون ألف نسخة" |