Üç kurşun bulundu. Subay Connally'nin de vurulduğu anlaşıldı. | Open Subtitles | على ما يبدو تم العثور على ثلاث رصاصات كما يبدو أن حاكم الولاية كونالي قد أصيب |
Üç kurşun var, son ayakta kalan ödülü kapar. Önce ben. | Open Subtitles | ثلاث رصاصات, والناجي يحتفظ بالكأس, أنا أولا. |
Üç kurşun inancımı yitirmeme neden olmadı. | Open Subtitles | لكن ما علمته الناس لم يمت بسبب ثلاث رصاصات |
Elimizde Üç mermi kovanı var, kitap deposundan üç el ateş edildi. | Open Subtitles | لدينا ثلاث رصاصات و ثلاث طلقات التي جاءت من دار محفوظات كتاب |
Bana nerede olduğunu söyle, yoksa yüzündeki Üç mermi deliğinden ilkini açarım. | Open Subtitles | أخبرنى مكانة, أو سأضع أول ثلاث رصاصات فى وجهك |
Üç tane 9 mm.'lik Parabellum ve bir 45'lik. | Open Subtitles | ثلاث رصاصات 9 ملم وواحدة من عيار 45 |
Yabancının biri arkadaşıma Üç kurşun sıkacağımı söylüyor. Onu çay partisine davet edecek değildim herhalde. | Open Subtitles | غريبة ما، تقول لي أنني سأضع ثلاث رصاصات في صديقي، لن أدعوها لحفل شاي |
Hayır, şimdi sakin bir silah sahibi gibi Üç kurşun sıkacağım. | Open Subtitles | لا، سأفرع ثلاث رصاصات بك كما يفعل رجل عاقل بمسدس |
Bana Üç kurşun ver de ispatlayayım, penguen. | Open Subtitles | حسنا ، إمنحوني ثلاث رصاصات أيها الدُمى المتحركة و سأثبت لكم ذلك |
Hayatta kalmak istiyorsan, Üç kurşun yeterli değildir. | Open Subtitles | ثلاث رصاصات ليست كافية،ليس إذا كنت تريد النجاة |
Üç kurşun yedi, biri tam buradan. | Open Subtitles | لقد تلقى ثلاث رصاصات.. إحداهن هنا، أترى؟ |
Kafasında Üç kurşun vardı, cepleriyse boştu. | Open Subtitles | ثلاث رصاصات في رأسه لا شيء في جيوبه |
Dördüncüsü aldığı Üç kurşun yarası için tedavi görüyor. | Open Subtitles | الرابع يتعافى من جراح ثلاث رصاصات. |
Üç mermi eksik. Ağırlığını biliyorum. | Open Subtitles | ينقصه ثلاث رصاصات يمكنني أن أعرف من خلال الوزن |
Üç mermi ve sen hala hayattasın. | Open Subtitles | ثلاث رصاصات, ولا تزال على قيد الحياة. |
Üç mermi kaldı sanırım. | Open Subtitles | باقي به ثلاث رصاصات |
Buradan üç el ateş edilmiş. | Open Subtitles | من الشارع هنا ومتجهة إلى الغرب أطلقت ثلاث رصاصات من هنا |
Dallas, Teksas'ta şehir merkezinde Başkan Kennedy'nin konvoyuna üç el ateş edildi. | Open Subtitles | في دالس، ولاية تكساس ثلاث رصاصات أطلقت على موكب الرئيس كينيدي في مركز مدينة دالس |
Sonra dizinin üzerine çöktü dört numaralı kurbanı yere düşürene dek üç el daha ateş etti. | Open Subtitles | ثم سقطت على ركبتيها أطلقت ثلاث رصاصات أخرى و قامت بقتل الذكر الرابع |
Üç tane 9 mm.'lik Parabellum ve bir 45'lik. | Open Subtitles | ثلاث رصاصات 9 ملم و عيار 45 |
Üç tane çocuklara. | Open Subtitles | ثلاث رصاصات لاجل الولدين |
Üç kurşunum kaldı. | Open Subtitles | - أنا عنْدي ثلاث رصاصات في بندقيتي - ثلاثة الكثير بقدرك |