"جامدة" - Traduction Arabe en Turc

    • sert
        
    • katı
        
    • cansız
        
    • taş
        
    • donmuşlar
        
    • Donduruyor
        
    • donuk
        
    Moleküller arasında halen belli bir yapışkanlık vardır fakat bu onları sert ve katı şekilde kilitlemeye yetmez. Open Subtitles ولكن يوجد بعضٌ من اللزوجة بينها ولكن هذه اللزوجة ليست كافية لأن تجعلها جامدة بشكل صلب
    Öyle işte, biraz sert. Open Subtitles إنها كذلك بالفعل، إنها جامدة بعض الشيء
    Güvenlik teknolojisi, tehditler ve saldırılar bağlamında internet koruması dizayn etmeye, ve beni katı ilişkilerin içine hapsetmeye devam ediyor. TED تقنية أمنية تلو الأخرى تستمر في تصميم نظام حماية للبيانات متعلق بالتهديدات و الإعتداءات, تبقيني رهينة أنواع جامدة من العلاقات.
    cansız nesnelerin kendiliğinden eşzamanlı hareket etmesi yani... TED أشياء جامدة يمكنها التزامن بصفة تلقائية.
    Senin kardeşin olarak ben taş kesildim. Dondum ve uyuştum. Open Subtitles وأنا، أخوك، الذي أصبح على هيئة جامدة مخدرًا بلا حراك
    Uçaklar havada donmuşlar. Open Subtitles ...بآلات آلية جامدة في منتصف الهواء
    Donduruyor! Open Subtitles إنها جامدة
    Kaya gibi sert olduklarını söylüyor. Open Subtitles أقول لك أن أسنانها جامدة كالصخر
    Almanca sert bir dildir, Mordechai. Kesin ve hüzünlüdür. Open Subtitles الألمانية لغة جامدة و حزينه
    Çok sert ve çetin biri. Tam bir ukala. Open Subtitles إنّها جامدة جداً، ومُتطلِّبة.
    Karın sert. Open Subtitles جامدة في -Abdomen.
    Sebebi döndürmeye başladığınızda ve pişmiş yumurtayı durdurunca, tamamen katı olanı, yumurta duruyor. TED وسبب هذا أنه، عندما تديرون البيضتين، وتوقفون البيضة المطهية، التي هي جامدة تماماً، توقفون البيضة ككل.
    Kadınlar, cinsel kimliklerinde erkekler kadar katı değildir. Open Subtitles المرأة لا تميل إلى أن تكون جامدة في هوياتهم الجنسية مثل الرجال
    Tek farkla, burada kabuk katı kayadan ve akmayı sürdüren nehir alt kısımda bu mağarayı oluşturur. Open Subtitles هنا وحسب تكون القشرة جامدة ويستمرّ النهر بالتدفّق بالأسفل ويصنع هذا الكهف
    Kendi yansımasını ayırt edemez ve bazen cisimleri cansız görür. Open Subtitles لقد أخطات في تعريف إنعكاسها وأحياناً مواد جامدة
    Evet. Anımsarsan, en başta seni terapiye getiren cansız objeleri vurmandı. Open Subtitles حسناً, حسب ما أتذكر إطلاق النار على أشياء جامدة
    Çoğu, insanları hayvana dönüştürebilir bazıları kendilerini ateş püskürten ejderhalara ya da cansız objelere dönüştürebilir. Open Subtitles اغلبهم يقدر على تحويل الناس الى حيوانات يمكن للبعض تحويل أنفسهم الى تنانين تنفخ النار او كائنات جامدة انه امر لطيف
    Evet, okuldaki en çekici kız olmayabilir ama kusursuz bir taş. Open Subtitles وأي نعم هي مش أروش واحدة بس هي جامدة.. شغالة.. طول الاسبوع
    Uçaklar havada donmuşlar. Open Subtitles ...بآلات آلية جامدة في منتصف الهواء
    Donduruyor Open Subtitles إنها جامدة
    Saatlerdir elektrikler olmamasına rağmen bütün dondurmalar taş gibi donuk vaziyetteydi. Open Subtitles انقطعت الكهرباء لساعات لكنّ البوظة بقيت صلبةً جامدة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus