| Benim adımda senin yerine Gabbar'ın listesinde olsun değil mi? | Open Subtitles | وانت تريد ان يكون اسمى على قائمه جبار بدلا منك |
| Gabbar'ın Haripur Köyü'nü yağmalayacağı istihbaratını aldık. | Open Subtitles | لقد تلقيت معلومات بضرورة القبض علي جبار سينج. |
| Hapiste geçen 20 yıldan sonra, her şeyi unutursun, Gabbar. | Open Subtitles | بعد 20 عاما في السجن سوف تنسي كل شيء جبار... |
| Crosby, Jabbar babası hakkında sorular soracağı yaşa doğru ilerliyor. | Open Subtitles | (كروزبي), (جبار) دخل في عمر يبداء فيه بالسؤال عن والده |
| Jabbar'ı da seni de çok seviyorum ve sizi çok özledim. | Open Subtitles | إنني أحب (جبار) و إنني أحبكِ و إنني أفتقدكم يا رفاق |
| Gabbar'la çok yakında yeniden karşılaşabilirsiniz. | Open Subtitles | يمكن أن تقابلوا جبار مرة اخري قريبا. هيا |
| Hira, Gabbar'a silah ve mühimmat sağlayan kişidir. | Open Subtitles | هيرا هو الشخص الذي يبيع الأسلحة والذخيرة إلي جبار. |
| Ve siz köylüler, Gabbar'dan gelen bu mektubu dinleseniz iyi edersiniz. | Open Subtitles | وأنتم أيها القرويون يجب أن تستمعوا إلي هذا الخطاب من جبار أيضا؟ |
| Mektubu, Gabbar Singh; haydutların reisi diye imzalamış. | Open Subtitles | لقد وقع باسمه جبار سينج زعيم قطاع الطرق. |
| Bir yılanın başını ezmek için ayağını kullanırsın, elini değil, Gabbar. | Open Subtitles | الرجل يَستعملُ أقدامَه،وليست يديه لسَحْق الأفعى، جبار |
| Şimdilik Gabbar adında biri kanalımıza bir CD gönderdi. | Open Subtitles | للتو الان شخص يدعى جبار قد ارسل بقرص مضغوط الى قناتنا |
| Efendim, Gabbar CBI düzeyinde bir soruşturma yapmış. | Open Subtitles | سيدى , جبار هذا قام بتحرى منافس لمكتب التحقيقات المركزى |
| Ama şimdi Gabbar onun PWD sini kullanacak. | Open Subtitles | لكن الان جبار سوف يوظف اداره الاعمال العامه الخاصه به |
| Efendim, Gabbar'ın CD si tüm devlete dehşet saçtı. | Open Subtitles | سيدى , اسطوانه جبار قد اخافت الولايه بكاملها |
| Şimdi Patil'in planları Gabbar'ın terörü nedeniyle yasadışı görünüyor. | Open Subtitles | الان مشروعات السيد باتل تبدو غير قانونيه بسبب رعب جبار |
| Altı haftalığına Avrupa'ya gitmek Jabbar için en iyisi mi sanıyorsun? | Open Subtitles | تعتقدين بأن ذهابكِ لـ(أوروبا) ستة أسابيع ، الأفضل لصالح (جبار) ؟ |
| Jabbar ve Jasmine'in taşınması için bugün dört yer baktık. | Open Subtitles | تفقدنا حوالي خمسة منازل من اجل أن تنتقل هي و(جبار) |
| Bari Katie'ye Jabbar'dan bahsettiğini söyle. | Open Subtitles | حسناً ، على الأقل هل قمت بإخبار (كيتي) بشأن (جبار) |
| Adam, Jabbar olayını bilmene rağmen neden babalık testi yaptırmasını söylemedin? | Open Subtitles | (آدم) كنت تعلم بشأن (جبار) بأكمله ؟ حتى لم تقل له بشأن إجراء فحص الأبوّة |
| Bir CBI görevlisi Merkezi tarafından Gabbarı yakalamaya atanmış. | Open Subtitles | لقد تم تعيين ضابط من مكتب التحقيقات المركزى بواسطه المركز للقبض على جبار |
| Ona yeni bir isim ve yeni bir hayat verdim, her şeyi hazırladım. Cabbar Hamadi'nin karısı olduğu ortaya çıktı, eski Suriye casusu. | Open Subtitles | منحتها اسم جديد و حياة جديدة و كل شيء كانت متزوجة من جبار حمادي |
| Buraların en güçlü Grand Dragon'uydu. | Open Subtitles | كان رجل قوي جبار في هذه الأنحاء. |