Her neyse, Castro'daki otel'de bulunan bir ceset için görevdeydik. | Open Subtitles | على كل، كنا نحقق حول جثة في إحدى فنادق كاسترو |
Kurtarma ekibi geldiğinde kaza yerinde bir ceset bulmayı bekliyor olacaklar. | Open Subtitles | إذا كان من المتوقع الانقاذ انها تحطمت على جثة في طوافة. |
Bunu söylediğim için üzgünüm ama ormanda bir ceset bulundu. | Open Subtitles | أنا آسف لإخبارك هذا لكن تم إيجاد جثة في الغابة |
Morgda bir ceset var ve tanıklar seni katil olarak teşhis etti. | Open Subtitles | لدينا جثة في المشرحة وكثير من الشهود يمكنهم التعرف على هويتك كقاتل |
Gecenin köründe bir ceset parçalıyorum, özel bir an yaşamıyoruz. | Open Subtitles | أنا أقوم بتشريح جثة في منتصف الليل. ليس لدينا وقت. |
Şu an bulunduğun yerde bir ceset vardı. | Open Subtitles | كانت هناك جثة في هذا المكان الذي تقف به الآن |
Bonnie eve geldiğinde bir ceset görürse hemen boşar beni. | Open Subtitles | أنه لو أتت بوني ورأت جثة في البيت سوف تتسبب في طلاقي؟ |
Burada bir ceset var. Polise gitmem gerek. | Open Subtitles | توجد جثة في شقتي، يجب أن أذهب إلى الشرطة |
Yolda bir ceset olduğuna dair isimsiz bir ihbar aldık. | Open Subtitles | تلقينا مكالمة من مجهول ان هناك جثة في الطريق |
Yolda bir ceset olduğuna dair isimsiz bir ihbar aldık. | Open Subtitles | تلقينا مكالمة من مجهول ان هناك جثة في الطريق |
Çalıntı bir araba ile bir ceset taşımaktan tutuklandın, ve cinayet işlediğinden şüpheleniliyor. | Open Subtitles | أنت رهن الاعتقال بتهمة نقل جثة في سيارة مسروقة كما انك مشتبه بارتكابك جريمة قتل |
Evde bir ceset vardır, sonra garaja gidip bir testere alarak bir kaç saat uğraştıktan sonra kurbanın başını keser. | Open Subtitles | ـ ولديهم جثة في البيت ويقومون بتقطيعها إرباً ـ لذا يذهبون إلى الجراج و يحضرون منشاراً ـ يستغرقون ساعات في نزع الرأس .. |
Bekleyip otelde bir ceset bulabilecek miyim ona bakacağım. | Open Subtitles | سأنتظر وأرى إن عثرت على جثة في الفندق أولاً |
Büromun karşısındaki bir apartman dairesinde bir ceset bulmuşlar. | Open Subtitles | هناك جثة في شقة بنفس الخط لمرمى النظر الى مكتبي |
Ama inanılmaz derecede aptalca bahanesini ağzından alır almaz geberteceğim onu. Yani oraya vardığımda, sadece başı dik duran bir ceset olabilir arabada. | Open Subtitles | لكنّني عندما أسمع السبب الغبي جداً من فمها سأقتلها لذا قد تكون هناك جثة في السيارة عندما أصل، هذه هي المستجدات |
Kundakçı, kurbanı öldürüyor paniğe kapılıyor, birkaç gün ortadan kayboluyor ama dairesinde bir ceset olduğunu bildiği için gelip yangın mı çıkarıyor? | Open Subtitles | فاعل الحريق قتل الضحية وفزع وأقلع لعدة أيام , لكن بمعرفته أن جثة في شقته عاد ليشعل الحريق ؟ |
Diyelim ki çok gizli bir tesiste bir ceset bulundu. | Open Subtitles | فلنقل أنه تم اكتشاف جثة في منشأة علية الحماية |
Eğer dondurucuya bir ceset koysaydım tamamen gizleme amacıyla olurdu. | Open Subtitles | لو وضعتُ جثة في الثلاجة، فسيكون لأنّي أحاول إخفائها. |
Hatırlıyorsunuz değil mi, o tarihte ellerinde bir ceset yoktu? | Open Subtitles | لم تكن لديهم جثة في ذلك الوقت، ألا تذكر؟ |
Bulunmasını istemediği bir cesedi nereye saklayabilir ki? | Open Subtitles | فحص المكان. أين يمكن أن يخفي جثة في مكان لا يجدها أحد؟ |
Tabii ki aptal bir küçük şaka çimenlerde bir cesetle sonlanır. | Open Subtitles | بالطبع نكتة سخيفة قليلا تنتهي جثة في حديقة. |
Bayan Branson, parkta bir de ceset bulduk. | Open Subtitles | السيدة برانسون، نحن أيضا العثور على جثة في الحديقة ... |