Bu işçilerden çok az bir kısmı bu işlerin yürüyüş şeklinin değişmesini istiyor. | TED | عدد قليل جدا منهم يريدون العودة إلى الأشياء بطريقة معتادة. |
Her ne kadar hepsinden çok daha fazla sevdiysem de bu kadını seven tek kişi ben değilim. | Open Subtitles | أنا لست وحيداً في حب هذه الإمرأة رغم أني أحبها أكثر بكثير جدا منهم |
Senin gibi düşünmüyorum, Teal'c. çok sayıdalar. | Open Subtitles | لا اعتقد ذلك , تيل سي هناك عدد كبير جدا منهم |
İnsanlar, onlardan çok az kaldı. | Open Subtitles | أعني ، هذه البشر ، وهناك عدد قليل جدا منهم. |
Bunu siparişi vermeden önce söylememeleri çok hoş. | Open Subtitles | كان سيكون لطيفا جدا منهم لو أعطونا هذه المعلومات قبل أن نقدم الطلبية. |
Öyle göründüklerini farkettim çünkü sorunlara karşı çok kapandık, seni ne kadar çok sevdiğimi anlamamı engelliyorlardı. | Open Subtitles | لقد أدركت انهم يبدون هكذا لأننا كنا قريبين جدا منهم و كانوا يحجبون الرؤية عني |
Tek başına haklaman için çok fazla kişi var. | Open Subtitles | هناك عدد كبير جدا منهم ل مجرد أنك وحدك . |
- Ama çok kalabalıklar. - Git yoksa seni ben vururum. | Open Subtitles | هناك الكثير جدا منهم - اذهب , أو سأطلق النار عليك بنفسي - |
çok, çok azı öyle. Agostini çok nadir görülen bir örnek. | Open Subtitles | القليل و القليل جدا منهم "أغوستيني" على سبيل المثال |
çok az olmasına şaşmamalı. | Open Subtitles | لا عجب أن هناك عدد قليل جدا منهم. |
çok kalabalıklar. | Open Subtitles | هناك عدد كبير جدا منهم. |
Sadece, çok çok kötü olanları. | Open Subtitles | فقط السيء جدا جدا منهم |
çok kalabaliklar. | Open Subtitles | هناك عدد كبير جدا منهم |
çok kalabalıklar. | Open Subtitles | هناك عدد كبير جدا منهم |
Onlardan çok fazla var. | Open Subtitles | - هناك عدد كبير جدا منهم. |