Böyle pratik bir soruya cevap olarak, cesur olmak zorundayız. | TED | لذا كرد على سؤال ذرائعي كهذا، يجب أن نكون جريئين. |
En büyük efsanelerden biri bu çocukların soğuk ve kalpsiz ve şiddetlerinde görülmedik şekilde cesur olduklarıydı. | TED | وإحدى أكبر هذه الإنطباعات أن هؤلاء الشباب هم بدون أحاسيس أو مشاعر وأنهم جريئين على نحو غير معهود في إرتكابهم للعنف. |
Kötülerle savaşmadı ve evlatlarının cesur olmalarını istedi. | Open Subtitles | لم يستطع محاربة السيئين، وبالتالي، أراد من أبنائه أن يصبحوا جريئين |
## Bütün bu son moda şeyler. ## ## Hayatın getirdikleri, tek yapmamız gereken cesur olmak. ## | Open Subtitles | كل هذه الأمور المُتجددة لنا الحيـّاة تجلبها, إننا نُريد أن نكون جريئين وحسب |
Sizden cesur olmanızı istiyorum. | TED | أنا أطلب منكم أن تكونوا جريئين. |
cesur olmayı yeni şeyler denemeyi. | Open Subtitles | لنكون جريئين .. نجرب أشياء جديده |
## Hayatın getirdikleri, tek yapmamız gereken cesur olmak. ## | Open Subtitles | تجلبها, إننا نُريد أن نكون جريئين وحسب |
Çoğu erkek yeterince cesur değil. | Open Subtitles | معظم الشبان ليسوا جريئين كفاية |
Burada cesur olmak zorundayız. | Open Subtitles | يجب أن نكون جريئين في مثل هذا الموقف |
Okulları, kızların iyileşip gelişebilecekleri bir yer olarak düşünmek, korku politikasıyla bütünleşmiş bir dünyada gerçekleşmesi zor bir görev gibi gelebilir ama bunu hedefimiz olarak belirleyecek kadar cesur olmalıyız. | TED | قد يبدو الأمر كمهمة عسيرة في العالم مترسخة بعمق في سياسات الخوف لتصور المدارس بشكلٍ جذري كأماكن حيثُ يمكنُ للفتيات التعافي والإزدهار، لكن علينا أن نكون جريئين بما فيه الكفاية لنولي هذا الأمر اهتمامنا. |
Bette Midler gibi olmasın ama cesur olmaktan korkmayalım. | Open Subtitles | لا تكن كـ(بيتي ميدلر) لكن فلا نخاف من أن نكون جريئين |
İncil'de Joshua der ki "cesur ve güçlü ol!" | Open Subtitles | ،في الإنجيل، (يوشع) يخبرنا كونوا جريئين وأقوياء" |
cesur olmamızı söylemiştin. | Open Subtitles | أخبرتنا بأن نكون جريئين. |
Onun gibi cesur olmamızı isterdi. | Open Subtitles | ونكون جريئين كما كنا |