"جزء من حياتك" - Traduction Arabe en Turc

• hayatının bir parçası
• hayatının bir parçasını

Çünkü artık senin hayatının bir parçası olduğumu biliyorum, nerde olursak olalım.
لأني آمل أن أكون جزء من حياتك الآن أينما كنا

Benim gibi muhabirler hayatının bir parçası artık.
المراسلون أمثالي سيكونوا جزء من حياتك الاَن

Kyle, dostun olsun olmasın, eski hayatının bir parçası.
كايل سواء صديق أم لا هو جزء من حياتك السابقة

Pekala, Lex. hayatının bir parçası olmak istediğimi ispatlamak için ne yapmalıyım?
حسنا, ليكس.ماذا على ان افعل لكى اثبت لك انى اريد ان اكون جزء من حياتك

Diğer hayatının bir parçasını aşağıda mı bıraktın?
لقد تركت جزء من حياتك الأخرى فى الطابق السفلي؟

Dahası, istemediğin ve senin olmadığı halde hayatının bir parçası olabilir.
ربما سيكون جزء من حياتك حتى لو كان ليس ابنك وانتِ لاتريدين هذا الشيء

hayatının bir parçası olmak istiyorum.
اسمع ، أريد أنّ أكون جزء من حياتك ، فحسب

Bu adam da senin hayatının bir parçası olsun diye.
لكي يستطيع هذا الرجل أن يكون جزء من حياتك.

Anlamadığım şey, ...ben senin hayatının bir parçası mıyım değil miyim?
أفهم أننا.. أنني جزء من حياتك, أم أنني لستُ كذلك؟

Sanırım aramalarıma cevap vermeyeceksin. Bak... Ben hayatının bir parçası olmak istiyorum.
أعتقد أنك لن تردين على مكالماتي أنا أريد أن أكون جزء من حياتك

Joe'ya, o keçiye ne olduğunu söylersen ölüm senin de hayatının bir parçası olur.
إذا اخبرت جو مالذي حدث لذلك الماعز سيكون الموت جزء من حياتك

Bu da normal hayatının bir parçası mıydı?
هل هذا كان جزء من حياتك الطبيعية ؟

Hayır, ama hokey maçına gitmek istediğinden, hayatının bir parçası olmamı istediğinden bahsettiğinde, bir konuda açık konuşmadım galiba.
لا,لكن... ما قلتيه حول ارادتك الذهاب الى لعبة هوكى, ارادتك فى أن أكون جزء من حياتك, أنا لم أكن واضحا حول شىء.

hayatının bir parçası olduğu için bana anlatmak istemiyorsun.
-لا تريدين أن تخبريني بها لأنها جزء من حياتك

Çünkü hayatının bir parçası ve artık yok.
لانها كانت جزء من حياتك و الآن رحلت

Tekrar hayatının bir parçası olacağım.
سوف أكون جزء من حياتك مرة أخرى

Ama istesen de istemesen de... Lois Lane hayatının bir parçası.
لكن أعجبك ذلك أم لا، فـ(لويس لين) جزء من حياتك الآن.

Sana "tekrar hayatının bir parçası olmak istiyorum" dedi.
قال بأنه يريد أن يكون جزء من حياتك

Tıpkı bu ilişkinin hayatının bir parçası olduğu gibi.
مثلما هي هذه العلاقة جزء من حياتك

Sadece numarayı değil hayatının bir parçasını da siliyorsun.
،لستِ تمحين رقم فقط بل تمحين جزء من حياتك