Karayipler'deki bu güzel adaların, birer Japon genelevine dönüştüğünü görmek çok üzücü. | Open Subtitles | من المحزن أن نرى جزر الكاريبي الجميلة تتحول إلى مواخير مُجهّزة لليابانيين |
Ve Karayipler'in mercan resiflerinin, trajik ve giderek artan bir şekilde dünyadaki mercan resiflerinin de hikayesi aşağı yukarı bu. | TED | وهذه القصة الى حد قريب لشعب جزر الكاريبي المرجانية وبشكل متزايد ومأساوي الشعب المرجانية أصبحت منتشرة عالميا |
Karayipler'e 14 yaşındayken gitmiştim ve bir daha asla gitmem. | Open Subtitles | ذهبيت الى جزر الكاريبي عندما كنت في سن 14 سته ولن اذهب ابداً |
İlk kelime belli değil ve bu kişi bir yolculuğa çıkıyor. Karayipler'e bir yolculuğa* gidiyor. | Open Subtitles | الإسم الأول فارغ و هو يقوم برحلة بحرية هو يقوم برحلة بحرية في جزر الكاريبي |
Emekli olup Karayiplerde yaşayacağız. | Open Subtitles | يوماً ما, سنتقاعد جميعنا. في منزل على الشاطئ, في جزر الكاريبي. |
Herkes Karayipler'e gidemez. Ama sen özelsin. | Open Subtitles | وليس كل أحد يذهب إلى جزر الكاريبي . ولكن أنت مميزة |
Kızı onun elinden alıp Karayipler'de kaçamak yapmaya gitmiş. | Open Subtitles | لقد قام بسرقتها ومن ثم هربو الى جزر الكاريبي المثيرة |
Karayipler'deki bir hamakta yatar gibi çıkış kapısına yaslanıyor. | Open Subtitles | يستند على المسند الخلفي لبوابة الإنطلاق وكأنه على أرجوحة في جزر الكاريبي |
Domino's Pizza bile Karayipler'de bunu kullanıyor çünkü müşterilerin evlerini bulmada sıkıntı çekmişler; ama pizza hala sıcakken teslim etmeyi gerçekten istiyorlar. | TED | حتى 'دومينوز بيتزا' يستخدم هذا النظام في جزر الكاريبي لأنه لم يتمكن من إيجاد منازل زبائنه قبل ذلك ولكن كان لديه رغبة شديدة في توصيل البيتزا للزبائن وهي ساخنة. |
Karayipler'de çekim yapmak daha düşük maliyetli. | Open Subtitles | حسنا، التصوير في جزر الكاريبي يكلف اكثر |
Karayipler'e gidiyor olmalıydım. | Open Subtitles | ـ يجب أن أكون الان في جزر الكاريبي |
Tobin, Karayipler'de işini yürütmesi için güvenilir birine muhtaçtı. | Open Subtitles | كان (توبن) ليحتاج لشخص يثق به لتنفيذ أعماله في جزر الكاريبي |
- Evet. Tobinlerin Karayipler'e nasıl para aktardığını buldum galiba. | Open Subtitles | أعتقد أنني أعرف من الذي استعان به آل (توبن) لنقل المال إلى جزر الكاريبي |
1492'de Kolomb, okyanusu geçti ve Karayipler'e ulaştı. | Open Subtitles | في 1492 (كولومبوس) ابحر عبر المحيط ورسا في جزر الكاريبي |
St. Barths Karayiplerde en sevdiğim yerdir. | Open Subtitles | إن (سان بارتليمي) تعد من جزر الكاريبي المفضلة لدي |