Ruhun Rüya Geçidi'ne girer girmez Vücudun yaşamsal sıvılarını kaybetmeye başlar. | Open Subtitles | في لحظة دخول روحكِ ممر الأحلام.. يبدأ جسدكِ في فقدان سوائل الحياة |
Dış dünyadaki Vücudun ölüyor ve sen de onunla ölüyorsun. | Open Subtitles | جسدكِ في العالم الخارجي يموت وسوف تموتين معه |
İsa'nın inançlı bir çocuğu olarak vücuduna giren iblis tohumlarını söküp atacağım ve şeytan vücudunu terk edecek. | Open Subtitles | كطفل للمسيح، سأنزع هذه البذرة من جسدك. الشيطان سيغادر جسدكِ. |
Bana inan... su aşağıdaki kadar soğuk olunca... vücudunun her yerine... sanki yüzlerce bıçak saplanıyor. | Open Subtitles | وأجزم لكِ، المياه .كانتباردةمثلماهيهنا. وكان دويّها مثل ألف سكّين يطعنون كلّ قيد أنملة في جسدكِ. |
- Şey, çünkü seni eski vücuduna geri koyabilirim. | Open Subtitles | حسناً، يمكنني أن أعيدكِ إلى جسدكِ القديم |
Onu seviyorsan lütfen bedenini bana ver. | Open Subtitles | ،إذا كنتي كذلك أرجوكِ، دعيني أقترض جسدكِ |
vücudundan çıkmanın tek yolu kalbine hançer saplamak. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة التي أعرفها للخروج من جسدكِ هي بالطعن في القلب |
Gözyaşlarımızı da al ki, diri ve ölü Vücudun güllerden başka birşey olmasın. | Open Subtitles | نذرف دموعنا لأن هناك حياة وموت لم يعد جسدكِ سوا زهور |
Zorundayız. Vücudun Elektro-Manyetik alan üretiyor. | Open Subtitles | نحن مضطرين لذلك , جسدكِ يبعث شيئاً ما يدعى بالمجال الكهرومغناطسى |
Tatlım, Vücudun bu retrovirüsün yaptığı şeyden kurtulamaz. | Open Subtitles | عزيزتى , جسدكِ لن يكون قادراً على النجاة مما يُحاول هذا الفيروس العكسي القيام به |
Sen onu dinleme, tatlım. Vücudun o kadar da harika değil. Bir cin lütfen. | Open Subtitles | لا تستمعي إليه, عزيزتي جسدكِ ليس بذاك الجمال |
Ve senin vücudunu seksi bir gence tercih ediyor. | Open Subtitles | وهو يفضّل جسدكِ على جسد تلك الشابةِ المثيرة |
Kendini güvende hisset. Bütün negatif düşünce ve duygular vücudunu terk ediyor. | Open Subtitles | مبعدةً كل الأفكار و المشاعر السلبية من جسدكِ |
Artık vücudunun her yerinin benim için ayrı bir anlamı var. | Open Subtitles | الآن كلّ جزء من جسدكِ له مغزى جديد بالنسبة لي. |
vücudunun antikor üretmeleri için yardımcı olabilirler. | Open Subtitles | قد يُمكِنوا جسدكِ من إنتاج الأجسام المضادة |
Olimpus Dağı'nda bir sürü Tanrı var ve sana kendi vücuduna geri dönmende yardım edecek birisi olmak zorunda. | Open Subtitles | وبالتأكيد أحدهم يستطيع مساعدتكِ في استرجاع جسدكِ |
Vampir olduğunda iblis senin bedenini ele geçirir ama ruhuna ulaşamaz. | Open Subtitles | .. عندما تُصبحين مصّاصة دماء .. الشياطين تأخذ جسدكِ ولكن تترك روحكِ |
Feromonların vücudundan çıkışını izliyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أشاهد مادة الفيرومونات تنبعث من جسدكِ. |
İki hafta boyunca vücudunda olunca aramızda bir bağ gelişir sanmıştım. | Open Subtitles | بعد أن ظللت في جسدكِ لـ أسبوعين ظننت أننا قوينا علاقتنا |
Sendeki şiddet öğesini ve psiko-seksüel imgeleri ön plana çıkaran vücut sanatı, kaldı ki burada içtiğin sigarayı saymıyorum,küçük bir oğlanı ihtiyaç duyduğu Saçlarımı neden topluyorsun? | Open Subtitles | والصور الجنسية العنيفة على جسدكِ بدون ذكر التدخين.. ليسا بالشيء الذي يحتاجه طفل صغير.. لمَ تأخدين شعري؟ |
Bedenin tamamıyla rahatladı. | Open Subtitles | جسدكِ متراخي بالكامل ذهنكِ صافي و متفتّح |
İnanın ya da inanmayın, aslında Vücudunuz şu anda bile sizi koruyor. | Open Subtitles | صدّقي ذلك أم لا فإنّ جسدكِ يقوم بحمايتكِ الآن |
Sana bedeninin ne kadar iğrenç ve çaresiz olduğunu öğretirken aklının başında olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أنا أريدكِ واعية بينما أعلّمكِ كم هو رديءٌ وعاجزٌ جسدكِ |
En son ne zaman bedeninde havai fişekler patladı, ha? | Open Subtitles | متى آخر مرة أحدث فيها جسدكِ ضجة؟ |
Güvenilir doğan ufacık vücudunla eşleşince öyle oluyor. | Open Subtitles | طبيعتكِ الوثـّاقة مع جسدكِ الصغير |
Yok, yok, size karşı değil, sizin vücudunuza karşı bir savaş. | Open Subtitles | لا لا , إنها ليست حربٌ عليك إنها حربٌ ضد جسدكِ |
Kanımdaki antikorlar, Vücudundaki tüm virüs kırıntılarını yok edecek. | Open Subtitles | الأجسام المضادة في دمي سوف تقضي على أيّ أثار للفيروس في جسدكِ |