Bunu bu şekilde bütünüyle vücuduma koyabilirim, hiçbir şey hissetmeden. | Open Subtitles | يمكنني أَنْ أَضِعَه كُلّه داخل جسمِي هكذا |
Neredeyse hergün vücuduma iyi şeyler oluyor. | Open Subtitles | أشياء جيدة تحدُث إلى جسمِي بشكل يومي تقريباً |
Keşke Vücudumdaki bütün kemikleri kırsaydın. | Open Subtitles | أُفضّلُ أَنْ تَنكسرَ كُلّ عظام جسمِي |
Vücudumdaki nanitler serbest bırakıldı ve çoğalmalarına izin verildi. | Open Subtitles | خلايا (النينايتس) في جسمِي تحررت وسُمِحَ لها بالمُضَاعَفَة |
Eğer başaramazsam bedenime ne olduğu umurumda değil. | Open Subtitles | إذا أنا لا أَجْعلُه، أنا لا أُريدُ ما يَحْدثُ إلى جسمِي |
Vücudumun benim asla göremeyeceğim yerlerini... görüyorsun. | Open Subtitles | أنت تَرى أجزاءَ من جسمِي التي لن يمكنني ان اراها. |
Deri kesildiğinde, bacağımın vücudumdan ayrılması haşlanmış tavuğunki kadar kolay olacak. | Open Subtitles | عندما الجلد يُقْطَعُ، ساقي سَيَغْلي منفصل عن جسمِي بنفس سهولة ساق دجاجِ. |
Bu viskinin hepsini vücuduma alacak başka bir yol düşünemedim. | Open Subtitles | لا يَستطيعُ أَنْ يُفكّرَ بأيّ طريق آخر أَنْ يُصبحَ كُلّ هذا الإسكتلنديِ إلى جسمِي. |
Sizi bir daha vücuduma dokundurtmam. | Open Subtitles | أنا ما تَمَكّنتُ أَنْ أَئتمنَك لمَسّ جسمِي ثانيةً. |
İyilik istemiyorum, sadece vücuduma hakim olmak istiyorum. | Open Subtitles | لا أَسْألُ عن الحسناتِ، فقط سيطرة على جسمِي الخاصِ. |
- vücuduma bakmaktan vazgeç. | Open Subtitles | - توقّف الذي يَنْظرُ إلى جسمِي. |
Vücudumdaki nehirde bir kano gibiydin. | Open Subtitles | أنت كُنْتَ مثل a زورق على نهرِ جسمِي. |
Ve binlerce ruhun bedenime girdiğini gördüm. | Open Subtitles | وl منشار آلاف الأرواحِ تُسرعُ في جسمِي. |
Vücudumun yarısından daha az kısmı bile kaplamaz. | Open Subtitles | Kinda مثل هم لَنْ يَغطّوا الأوطأ نِصْف جسمِي. |
Plazmik boşaltım, aygıttan geliyor, vücudumdan değil. | Open Subtitles | هو a إطلاق بلازمي، هو مِنْ الأداة، لَيسَ مِنْ جسمِي. |