Garajdan lastik ütüsünü alıyor, içeri dönüyor, tüm kapıları ve pencereleri kilitliyor ve onları uykularında öldürüyor. | Open Subtitles | لقد اخذ صفيحة حديدية من المرآب ودخل الى المنزل واغلق جميع الأبواب والنوافذ وقضى عليهم وهم يغطون في النوم |
Hayır, tüm kapıları kilitlemeden önce buradan çıkmalıyız. | Open Subtitles | لا، نحتاج للخروج من هنا قبل ذلك سوف يغلقون جميع الأبواب. |
Mobeselere nasıl görünmedi? Sonuçta Tüm kapılar kilitliydi. | Open Subtitles | كيف له أن لايظهر في شاشة المراقبة إن كانت جميع الأبواب مغلقة |
Tüm kapılar kapalı, dostum, az konuş, çok dans et. | Open Subtitles | جميع الأبواب مغلقة يا صديقتي فلنتحدث قليلاً ولنرقص كثيراً |
Bu gemideki Bütün kapılar keyifli ve neşeli bir doğaya sahip olmaları için programlandı. | Open Subtitles | تم برمجة جميع الأبواب ليكون لها مزاج بهيج و مرح |
Bileti olan herkesi içeri aldıktan sonra Bütün kapıları kapatacaklar. | Open Subtitles | بعد أن يدخل جميع الناس الذين معهم تذاكر سيغلقون جميع الأبواب |
Bunları al ve Bütün kapı ve camların iç yüzeylerine sür. | Open Subtitles | خذ هذه وأمسح بهم مداخل جميع الأبواب والنوافذ |
Veridian'daki, Ryan dahil, güvenliklerin tamamında binadaki Her kapıyı açabilecek derecede yetkilendirilmiş kimlik kartı bulunuyor. | Open Subtitles | جميع حراس الأمن في فيريديان بما فيهم راين عندهم بطاقات الدخول كاملة التي تفتح جميع الأبواب في المبنى |
Evet, ardından dışarı gideceğini düşündüğüm için tüm kapıları açtım, ama evi terk etmedi. | Open Subtitles | نعم، ثم فتحت جميع الأبواب لأنني أعتقدتُ بأنه سيخرج |
Pekâlâ, McNally, buradan çabucak çıkmamız gerekirse diye içerideki tüm kapıları açık tutmalıyız. | Open Subtitles | حسناً,ماكنالي, يجب أن نبقي جميع الأبواب داخلية مفتوحه في حال إحتاجنا إخرجها من هنا بسرعه حسنا |
Ardına kadar açık olan tüm kapıları çarparak, bütün hayalleri tarumar ettin. | Open Subtitles | وضربتِ جميع الأبواب المفتوحة, سحقتِ كل الأحلام. |
tüm kapıları devre dışı bırakmak için kontrol odasına girmem gerekir ama... | Open Subtitles | أقصد، يجب أن أذهب إلى غرفة التحكّم لأغلق جميع الأبواب. |
İçerdeki Tüm kapılar üç noktadan mühürlenerek kilitlenir. | Open Subtitles | جميع الأبواب الداخلية مغلقة مغناطيسياً بواسطة قفل أمني ثلاثي. |
İçerdeki Tüm kapılar üç noktadan mühürlenerek kilitlenir. | Open Subtitles | جميع الأبواب الداخلية مغلقة مغناطيسياً بواسطة قفل أمني ثلاثي. |
Hayır, buradayız. Tüm kapılar kilitli tatlım. | Open Subtitles | كلا، لن نغادر، جميع الأبواب مغلقة يا عزيزتي. |
Odadan çıkmak imkansızdır. Bütün kapılar manyetik olarak kapatılmıştır. | Open Subtitles | لقد أصبح الخروج من هنا مستحيل تم غلق جميع الأبواب مغناطيسياً |
Bütün kapılar kilitli mi diye kontrol ediyordum. | Open Subtitles | كنتُ أتيقّن فقط أن جميع الأبواب موصدة بإحكامٍ. |
Evet, onları aradım ama telefona cevap veren olmadı. Bütün kapıları çalıp komşulara sordum. Hiç kimse bir şey görmemiş, kimse bir şey bilmiyor. | Open Subtitles | لقد طرقت جميع الأبواب والجميع لا يملك أي إجابة لا أحد سمع أو رأى شيئـًا |
Bütün kapıları açık bırakıyorsun. Her yerde, her zaman. | Open Subtitles | تتركين جميع الأبواب مفتوحة في كل مكان , في جميع الأوقات |
Bütün kapı ve pencerelerin kilitli olduğundan emin olmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نتأكد من أن جميع الأبواب والنوافذ مغلقة |
Her kapıyı açar. | Open Subtitles | عن ماذا تتحدث؟ أنه يفتح جميع الأبواب |
Bütün pencereler kilitli ve tüm kapılarda nöbetçiler var. | Open Subtitles | هناك أقفال على كل من النوافذ، حراس على جميع الأبواب. |
Sonrasında ülkedeki tüm araştırma hastanelerinin kapılarını yumruklamaya başladım. | Open Subtitles | وبدأت أفتح جميع الأبواب على كل أبحاث المستشفيات فى الوطن |
Eve girin. kapıları ve pencereleri de kapalı tutun. | Open Subtitles | اذهبوا إلى الداخل و حاولوا إقفال جميع الأبواب و النوافذ |