Düzenli bir ziyaret için 20 dolar, Bütün kızlar dahil. | Open Subtitles | عشرون دولاراً من أجل زيارة روتينية جميع الفتيات مرحب بهن |
Evet, biliyorum. Bütün kızlar da ona bayılıyor. | Open Subtitles | .نعم, أعلم بذلك .جميع الفتيات مجنونين به |
Kilisemdeki tüm kızlar onların hayranı. | Open Subtitles | جميع الفتيات الواتي في كنيستي مناصرون ضخمون |
tüm kızlar öyle söylüyor bebeğim ama her detayın önemli olup olmadığını bilmiyorum. | Open Subtitles | جميع الفتيات يقلن ذلك, يا صاح ولكنَّهُ غير صحيح كُل التفاصيل مهمه |
O gece, turta yeme yarışmasında ki Bütün kızların içinden sen beni seçtin. | Open Subtitles | من بين جميع الفتيات في مسابقة أكل فطيرة التفاح، لقد أخترتني |
Lily, burdaki kızların hepsi senin zaten sahip olduğun şeyi bulmak için buradalar. | Open Subtitles | .ليلي, جميع الفتيات هنا يوريدون ما هو عندك الان |
Globe'daki Bütün kızlar orgazm sırasındaki nefes alma tekniği konusundaki eserinize hayran. | Open Subtitles | جميع الفتيات في صحيفة القلوب معجبون في عملك *التنفس أثناء النشوة الجنسية* |
Bütün kızlar yedi ve sekiz yaşlarında ve hepsi de son iki yıl içinde kayıp ilan edilmiş. | Open Subtitles | جميع الفتيات ما بين السابعة والثامنة ولقد أصبحن مفقودات خلال العامين الماضيين |
Dans eden Bütün kızlar bunu ödeyebilmek için buradalar. | Open Subtitles | جميع الفتيات الاتي يرقصن هنا يجب أن يدفعوه |
Bilirsin işte kızlar, hatunlar, fahişeler. - Oradaki Bütün kızlar kevaşe mi? | Open Subtitles | أنت تعلم الفتيات , الماموسات لديك جميع الفتيات هكذا |
Bütün kızlar ne giyilir ve ne yapılır biliyorlardı. | Open Subtitles | وبدا أن جميع الفتيات على علم بما يفعلن وما يرتدين |
Bütün kızlar bana güldü ve sonra fark ettim ki benim şişman ve yaşlı olduğumu düşünüyorlarmış. | Open Subtitles | وقامت جميع الفتيات بالضحك علي ثم تبين أنهم جميعاً يظنون بأنني سمين و كبير في السن |
tüm kızlar öyle söylüyor bebeğim ama her detayın önemli olup olmadığını bilmiyorum. | Open Subtitles | جميع الفتيات يقلن ذلك, يا صاح ولكنَّهُ غير صحيح كُل التفاصيل مهمه |
- Ve memelerinin büyümesi tamamlanmamış tüm kızlar benim. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أني، وضعت نقودي على جميع الفتيات اللواتي لم تنتهي ثدياتهم عن النمو بعد. |
tüm kızlar beni kıskanıyorlardır. Hatta şiirler bile yazmışlardır çoktan. | Open Subtitles | .جميع الفتيات يشعرون بالغيرة مني حتي انهم ألفوا بعد الكلمات لأغنية |
Levent Ün İyi Seyirler Bütün kızların kimliği saptanması ne kadar sürer sence? | Open Subtitles | كم من الوقت حتى تستطيعوا التعرف على هوية جميع الفتيات برأيك؟ |
Idris'deki Bütün kızların seninle tanışmak için neden can attığını şimdi anlıyorum. | Open Subtitles | أستطيع أن أرى لماذا جميع الفتيات في إدريس تثير ضجة لمقابلتك |
Diğer kızların hepsi dışarıya çıktı sen burada, iştesin. | Open Subtitles | لقد ذهب جميع الفتيات الأخريات خارجاً للأمسية وأنتي هنا , تعملين |
Hepimiz bu hafta sonu T.J. Maxx'de yapılacak ayakkabı indirimi konusunda heyecanlıyız ve kızların hepsi, alışveriş için bana kaç para verdiğini merak ediyor. | Open Subtitles | نحن جميعا متحمسون لبيع الاحذية في تي جي ماكس هذا الاسبوع و جميع الفتيات يريدون معرفة كم تعطيني للتسوق |
Tüm kızların vücutlarına benim ismimi dövme yaptırmasına... çok az zaman kaldı. | Open Subtitles | انا على وشك ان احصل على جميع الفتيات ويوشمون اسمي على اجسادهن |
Bay Bingley Jane'i başka bütün kızlara yeğledi. İlk iki dansını onunla yaptı. | Open Subtitles | والسيد بنجلى فضل جين عن جميع الفتيات فقد رقص معها الرقصتان الأولتان |
Unut Carli'yi. Okuldaki tüm kızları unut. | Open Subtitles | إنس امر كارلي, انس امر جميع الفتيات في هذه المدرسه |
Eşarpsız bütün kızları azarlıyor. | Open Subtitles | وهو يوبخ جميع الفتيات اللاتي دون حجاب |