Bu demek oluyor ki beni spa'ya götürecek, bu demek oluyor ki beni kanatları altına alacak, küçük partnerlik, partnerlik, ve bir gün, ben zavallı bir kızın öğle yemeğiyle gözünü korkutacağım. | Open Subtitles | وهذا يعنى انها ستدعونى الى المنتجع الصحى, مما يؤدى الى اخذها لى تحت جناحها, واصبح رفيقتها الصغيرة, |
kanatları ile tat bile alabiliyorlar. | TED | وبإمكانها أيضاً التذوق بواسطة جناحها. |
Almanya'nın düşüncesi kendi kanatları altında özgür bir Polonya devleti kurmaktı. | Open Subtitles | كانت ألمانيا تهدف لإعادة صياغة (بولندا) كدولة مستقلة، ولكن تحت جناحها |
Bahçede bir kelebek gördüm kanadı otlara takılmıştı ve onu kurtarmak için üflemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | رأيت فراشة في الفناء وكان جناحها عالقاً في شفرة من العشب ، وكان علي ان اضغط عليه لاحررها. |
kanadı kırıldı. İyileşmek için şansa ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | أن جناحها مكسور, وهيّ بحاجة الى فرصة للشفاء |
Demek istediğim elinden gelenin en iyisini yaptı , her zaman beni kanatlarının altına aldı. | Open Subtitles | أعني ، أنها فعلت ما بوسعها وضمتني دائماً تحت جناحها |
Müstakbel karım seni kanatlarının altına almış sanırım. | Open Subtitles | يبدو ان زوجتي المستقبلية سوف تأخذكِ تحت جناحها |
Fakat Amy Folliat bir aile dostuydu, Hattie'yi kanadının altına aldı. | Open Subtitles | ولكن, ايمى فوليات كانت صديقة للعائلة فأخذت الصغيرة هاتى تحت جناحها |
Yine, onun kanatları altına girdi. | Open Subtitles | هو تحت جناحها مرة اخرى |
Yuvalarını kanatları üzerine yaparlar. | Open Subtitles | انها تعشش على جناحها |
Shepherd'ın Blake'i kanatları altına almasından hoşlanmıyorsun. | Open Subtitles | لقد علمتُ ذلك أنتِ تكرهين فكرة أن تقوم (شيبارد) بأخذ بليك) تحت جناحها) |
Jiaying'in herhangi birini kanatları altına alması gerçekten etkileyici. | Open Subtitles | ... أتعلمين ، إنه مثير للغاية لـ (جاي يانج) أن تأخذ أي شخصٍ تحت جناحها |
Jiaying'in herhangi birini kanatları altına alması gerçekten etkileyici. | Open Subtitles | ... أتعلمين ، إنه مثير للغاية لـ (جاي يانج) أن تأخذ أي شخصٍ تحت جناحها |
Bütün kanadı götürmediği için çok şanslı. | Open Subtitles | إنها محظوظة أنها لم تفقد جناحها بالكامل |
Civcivlerini kanadı altına almaya çalışan bir tavuk gibi didindim. | Open Subtitles | كالدجاجة التي تضع أطفالها تحت جناحها .. |
Ben kanatlarının altındaki rüzgarım. Hatırladığından emin olmak istedim. - Ben sana yardımcı olurum. | Open Subtitles | أنا كالرياح الذي تحت جناحها و أريد أن أتأكّد أنّها تتذكّر ذلك |
Bu yıl beni kanatlarının altına almıştı. | Open Subtitles | أخذتني فعلاً تحت جناحها هذه السنة |
Deandra, tek yapman gereken güvercini tutmak ki ben de M80'i kanadının altına yerleştirip havaya uçurabileyim. | Open Subtitles | دياندرا، كل ما ستفعلينه هو أن تمسكي الحمامة وأنا سأضع الألعاب النارية تحت جناحها وأفجرها |