| Dediğim gibi, ısırmanın cinsel olduğunu yazarak onu aşağıladığımı söyledi. | Open Subtitles | مثلما أخبرتُك قال بأني أهـنـتُه لكِتابتي أنه يعُضّ بدافعٍ جنسيّ |
| Kirkland'ın bütün çalışanlarına kendisinin cinsel içerikli bir videosunu yolladı. | Open Subtitles | وأرسلت شريطًا مصوّراً لها ذو مضمون جنسيّ إلى جميع الموظّفين |
| Sebebin cinsel olduğu söylendi ama polisler bunun ne demek olduğu hakkında bir şey söylemediler. | Open Subtitles | يقولون بأن الدافع جنسيّ لكن الشرطة متحفّظة إزاء نشر التفاصيل |
| Vali Richard J. Daley öyle bir cinsel galeyana kapıldı ki, kendi karısının yüzünü yumrukladı ve bir saat boyunca 3 tane ana kanalın mikrofonlarına "Seks Partisi" diye bağırdı. | Open Subtitles | غضب جداً بغضب جنسيّ ولكم زوجته في وجهها وقضى الساعة التالي صارخاً |
| Haberin olsun, tur vuruşu cinsel ilişki anlamına gelir. | Open Subtitles | فقط لتعرف، فإحتياجات المنزل عادة تعني فعل جنسيّ |
| Ne fiziksel ya da cinsel istismar, ne de kaçma ve isyan var. | Open Subtitles | الذي لم يحدث به إنتهاك جسديّ أو جنسيّ ولا هروب ولا شغب. |
| En son isteyeceğim şey bir cinsel taciz davasıdır. | Open Subtitles | آخر شيئ نُريدهُ، هُو دعوة ضدّ تحرّش جنسيّ. |
| Para kazanmaya çalışmadığı cinsel ilişkisi yoktu adeta. | Open Subtitles | بالكاد كان لديه سلوك إنسانيّ جنسيّ لمْ يستطع منع نفسه من تجربته. |
| Hareket derken, sözlük anlamını, yani çiğ bir cinsel hareketi söylüyorsan, kesinlikle olmaz. | Open Subtitles | إذا كنت تعني حركة بالمعنى الحرفي والذي تقلد فيه فعل جنسيّ خام إذاً بالتأكيد لا! |
| Öyle olursa cinsel bir gerilim olmaz. | Open Subtitles | فلن يكون هناك توتّر جنسيّ بهذه الطريقة |
| Bu terli köse kuş beyinliyi hayatının son cinsel partneri olarak kabul ediyor musun? | Open Subtitles | ...هل تقبلين بهذا المتعرّق الأصلع أن يكون أخر شريك جنسيّ لك لبقية حياتك؟ |
| Mahkûmlar için cinsel taciz semineri mi var? | Open Subtitles | هناك ندوة تحرّش جنسيّ للمسجونين؟ |
| "Felaket" kelimesini kullandın, bu da beni cinsel ilişkilerle ilgili bir şey olduğunu fısıldıyor ki bu senin toyluğundan. | Open Subtitles | أنت استعملت الكلمة "مروعة" يجعلني أود التصديق أن ,الموضوع جنسيّ والدليل على عدم نضجك الواضح |
| cinsel bir şeyleri çağrıştırıyor sanki. | Open Subtitles | تبدو كأن لها معنى جنسيّ |
| Lila Tourney adında bir kadın cinsel taciz suçlamasında bulundu. | Open Subtitles | وجّهت امرأة تدعى (ليلى تورناي) تهم اعتداء جنسيّ ضدّه |
| Ya yine cinsel yolla bulaşan bir hastalığa yakalanırsan? Son defa söylüyorum! | Open Subtitles | -ماذا لو أصبتِ بمرض جنسيّ مُعدي ثانيةً! |
| cinsel bir şey yapmadı. | Open Subtitles | لم يُقدم على أي شيء جنسيّ. |
| - Oğlun cinsel suçlu mu? | Open Subtitles | ابنكِ هو معتديٍ جنسيّ ؟ |
| - Öyleyse cinsel suçlu olarak kaydını alalım. | Open Subtitles | وكذلك تسجيل اسمك كمعتدٍ جنسيّ |
| Beş yıl önce, Sheridan'da Ross Lanten hakkında cinsel tacizden bir sabıka kaydı tutulmuş. | Open Subtitles | لقد رفع اتهامٌ بشأن روس لانتن)، منذ خمس سنوات) في "شيردون"، .. اعتداءٌ جنسيّ |
| Zamanında bana sübyancının tekinden bahsetmiştin. | Open Subtitles | حسنٌ، إنّكَ أخبرتني ذات مرّة عن قصة إستغلالٍ جنسيّ لأطفال. |