Augmentin, bağışıklık sistemini yok etmekten daha güvenli. | Open Subtitles | تزويد خلاياها البيضاء أكثر أماناً من تدمير جهازها المناعي |
Bunu bağışıklık sistemini toptan değiştirerek yapabiliriz. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لفعل هذا هو استبدال جهازها المناعي كله |
Periyodik olarak bağışıklık sistemini çökerten, nadir görülen bir hastalık. | Open Subtitles | إنه مرضٌ نادر والذي يوقف جهازها المناعي بصفة دوريّة |
Onlar da bağışıklık sistemini yerle bir eden çok kötü bir enfeksiyona sebep oluyor. | Open Subtitles | تسبب عدواً شديدة لدرجة أنها محت جهازها المناعي |
Çünkü kendine kendine yaptığı Cushing bağışıklık sistemini baskıladı. | Open Subtitles | لأن داء "كوشينج" الذي سببته لنفسها كظم جهازها المناعي |
Bu bir enfeksiyon ve biz onun bağışıklık sistemini kızarttık. | Open Subtitles | إنها عدوى و دمرنا نحن جهازها المناعي |
Şeytan tohumu otunu kullanarak bağışıklık sistemini güçlendirdim. | Open Subtitles | -لقد قويت من جهازها المناعي باستخدام أعشاب الشيطان |
Bilgisayarlarımız hemen bulur ama serumun bağışıklık sistemini tam olarak nasıl etkilediğini bulmak için Barmal'ın semptom öncesi kan örneği lazım. | Open Subtitles | كمبيوتراتنا يمكنها ان تفعل الامر بسرعه لكننا نحتاج عينة ما قبل الاعراض من دم بارمال لعزل كيفيه تأثر ألمصل على جهازها المناعي |