Yenilediğiniz implantın içinde dinleme cihazı olduğunun farkındasınız değil mi? | Open Subtitles | هل تدرك أن الزرعة المستبدلة كان تحتوي جهاز تنصت بداخلها؟ |
Tek bildiğim, üstünde dinleme cihazı olan birini bana yolladığı. | Open Subtitles | كل ما أعرف أنه أرسل شخص ليتحدث الي مرتديا جهاز تنصت |
Şimdi olmaz, tatlım. dinleme cihazı takan bir muhbirim var. | Open Subtitles | كلا ، لا أستطيع أيتها الجميلة لدي مخبر يرتدي جهاز تنصت |
dinleme cihazı, basit şekilde, bir vericiye mikrofon eklenmesidir. | Open Subtitles | جهاز تنصت,بأبسط أشكاله, هو مجرد ميكرفون متصل براديو |
Sayaç okuyucusu kılığına girdim. Uzun boylunun evine böcek koydum. | Open Subtitles | دخلت كقارئ عداد ووضعتُ جهاز تنصت في بيت والدة الطويل |
Harry, onlara dinleme cihazını muhabbet kuşuna koyduğun hikayeyi anlatsana. | Open Subtitles | أخبرهم يا هاري عن المهمة التي وضعت فيها جهاز تنصت في ببغاء |
Üzerimde dinleme cihazı olabilir. Asla bilemezsin. Üstümü aramak istemediğinden emin misin? | Open Subtitles | انا قد اكون مرتديا جهاز تنصت,قدلاتعلم ابدا,متاكد لاتريد تفتيشي؟ |
Şansınız yanınızda olabilir, ...veya arabanızın klimasına yerleştirilmiş bir dinleme cihazı olabilir. | Open Subtitles | من الممكن أنه القدر، أَو أَنه يمكن أن يكون لديك جهاز تنصت مزروع في مكيّف سيارتِكَ. |
Lokantadayken, arabasına dinleme cihazı yerleştirdik. | Open Subtitles | لقد قمنا بوضع جهاز تنصت في سيارته عندما كان في المطعم |
Dwight'ın bana hediye olarak verdiği yaban ördeğinin içinde bir dinleme cihazı buldum. | Open Subtitles | أوه، إذا دوايـت أعطاني هذه البطة البريه كهدية ووجدت جهاز تنصت فيها |
Yeni arabamda bir dinleme cihazı buldum! | Open Subtitles | لقد وجدت لتوي جهاز تنصت في سيارتي الجديدة |
Odama dinleme cihazı koyduğunu da söyledi mi? | Open Subtitles | هل يقول التقرير ايضاً بأنه وضع جهاز تنصت في غرفتي؟ |
Çünkü buradaki kimsenin üzerinde dinleme cihazı yok, değil mi? | Open Subtitles | لانه لا احد منا يضع جهاز تنصت , صحيح ؟ |
Bize son 7 yıldaki tüm suç ortaklarının bulunduğu kapsamlı bir liste hazırlayıp dinleme cihazı takmayı kabul edecek. | Open Subtitles | تعاون كامل ويقوم بتزويدنا بقائمة شاملة بكل من شارك في الجرائم في السنوات السبع الأخيرة ويوافق على ارتداء جهاز تنصت |
- Kıza mikrofon falan takmadığın değil mi? | Open Subtitles | إنكَ لم ترتدي جهاز تنصت أو شيءٌ كذلك , أليسَ كذلك؟ |
mikrofon falan yok. Yemin ederim. | Open Subtitles | .أعدكَ , ليسَ هنالكَ جهاز تنصت , .ليسَ هنالكَ شيء |
Çantasına bir mikrofon yerleştirmeli ya da telefonuna bir yazılım kurmalıyız. | Open Subtitles | ميكرفون داخل حقيبة يدها جهاز تنصت على هاتفها |
Yapabileceğimiz bir şey daha var. Gaad'ın ofisine bir böcek yerleştiririz. | Open Subtitles | هنالك خطوة واحدة نستطيع من فعلها وضع جهاز تنصت بمكتب قاد |
Götünde böcek olunca başına gelmesi normal. | Open Subtitles | ذلك ما يحدث عندما تعيش مع جهاز تنصت فوق مؤخرتك. |
Sizi arayacaklarını bildiginiz bir yere bir dinleme cihazını gizlice sokmayı planlıyorsanız cihazı nerede saklayacağınız ölüm kalım meselesi olabilir | Open Subtitles | عندما تخطط لتهريب جهاز تنصت الى مؤسسة تعلم أنك ستفتش بها اختيار مكان الاخفاء يمكن أن يكون مسالة حياة او موت |
Elbiseni çıkar ki üzerinde kablo olmadığını göreyim. | Open Subtitles | اخلعي ملابسكي ، بهذا انا اعرف إن كنتي ترتدي جهاز تنصت |
Biri kayıt cihazı taşıyorsa, bunu bilmem gerek. | Open Subtitles | إذا كان أحدهم يضع جهاز تنصت, فيجب أن أعلم |
Telefona ne yaptın? cihaz falan mı yerleştirdin? | Open Subtitles | ماذا فعلت فى هاتفى , هل وضعت جهاز تنصت او شىء من هذا ؟ |
Çünkü arabana verici koymuş olabilirler. | Open Subtitles | لم لا كنت تتحدث طوال الصباح لأنني لاحظت للتو بأنهم ربما وضعوا جهاز تنصت في سيارتك |
- Dinleme cihazi. | Open Subtitles | جهاز تنصت |