| Kendim için düşündüğüm... meşeden tahtalar var tavan arasında. | Open Subtitles | ستجد قطع البلوط في الدور العلوي كنت قد جهزتها لدفني أنا |
| Artık rahat olduğumuza göre, elimde bizim için birkaç küçük iş var. | Open Subtitles | بما اننا الان صافيين هناك بعض الحفلات جهزتها لنا |
| Haftalardır sürekli yemek onu bu zorlu macerası için hazırladı. | Open Subtitles | أسابيع من التغذية المستمرة قد جهزتها للرحلة |
| ZCorp'un Five Pillars'ı kullanmak için geliştirdiğiniz motor küçük bir devrim yarattı. | Open Subtitles | أعتقد أن الحركة المبتكرة التي جهزتها لشركة زي كورب باستخدام الخمس ركائز المتبعة كانت، ببساطة حركة ثورية |
| Bebek için daha yeni anti-alerjik halı döşettik ama yine de iyi çarptı. | Open Subtitles | لدينا سجادة جديدة جهزتها للطفل و لكنها كانت كبيرة |
| Seni büyülemek için bir şeyler hazırlamıştım. | Open Subtitles | هناك ذخيرة جهزتها لأقوم بإغرائك بها |
| Çantam! Hafta sonu için hazırlamıştım ve evde unuttum. | Open Subtitles | ... لقد جهزتها لعطلة نهاية الأسبوع ونسيتها |
| Bizim için ayarladığı seyahat belgelerini almaya gidiyoruz. | Open Subtitles | لنأخذ أوراق السفر تلك التي جهزتها لنا. |
| Piyasaya sürmek için ne kadar ürününüz var? | Open Subtitles | ـ لدي تصريح كم وحده جهزتها للتسويق؟ |
| Sınıf için hazırladığım bir parça var. | Open Subtitles | لدي أغنيها جهزتها للفصل |
| Jenna'nın sizin için hazırladığı masayı beğendin mi? | Open Subtitles | هل أعجبتك الطاولة التي جهزتها (جينا) لكما؟ |
| Sizin için ütüledim, Peder. Yapacak başka işin mi yok? | Open Subtitles | لقد جهزتها لك يا أبي |
| 7/11'e döndü olay. - Senin için hepsini işaretledim. | Open Subtitles | جهزتها لك |
| Alice senin için doldurdu. | Open Subtitles | آليس) جهزتها لك) |