Jesper. Delacroix davasıyla ilgili göstermesi gereken bir şey varmış. | Open Subtitles | جيسبر ، يقول أنه لديه شئ ليقوم بعرضه لنا بشأن ديلاكروا |
Jesper, raporunda görmeyi bekleyemeyecek kadar önemli olan şey de neymiş? | Open Subtitles | جيسبر ، ما هو الأمر الهام ؟ ألم تستطع فقط ـ إرسال تقرير ؟ |
- Çocuğun kaykayı Nicholas Trent'teymiş. - İyi iş çıkardın, Jesper. | Open Subtitles | ـ نيكولاس ترينت قد إمتلك لوح تزلج الولد ـ عمل جيد ، جيسبر |
Waits hapisteyken telefon bulup Jesper'ı aramış kandırıp deniz yıldızını söyletmiş. | Open Subtitles | ويتس قد تمكن من جيسبر ـ أستطاع أن يعلم منه شأن السمكة الذهبية ـ الغبى اللعين |
Jesper? Burada ne yapıyorsun? | Open Subtitles | (جيسبر) ماذا تفعل هنا؟ |