"جيسون" - Traduction Arabe en Turc

    • - Jason
        
    • Jason'ın
        
    • Jason'ı
        
    • Jason'a
        
    • Ben Jason
        
    • Jason'un
        
    • Jason ile
        
    - Jason, seninle tanışmak güzeldi. - Tamam dostum. Open Subtitles ـ جيسون , لقد كان من اللطيف مقابلتك ـ حسناً , أخى
    - Jason 7 gün önce öldüğünde pek iplemedim bu durumu. Open Subtitles عندما مات جيسون منذ سبعة أيام لم أبالى إطلاقاً.
    - Jason yaşıyor. Benim peşimde. Open Subtitles جيسون حىّ، قتل صديقى والآن هو يسعى لى
    Jason'ın cesedinin bulunduğu bölgenin çevresinde kazı yapan polis memurları olsun. Open Subtitles و اجعلي الضباط يحفرون المنطقة حول مكان العثور على جثة جيسون
    Ben erken yatarım ama Jason'ın inanılmaz bir enerjisi vardı. Open Subtitles أنا أستيقظ مبكراً لكن جيسون لديه هذه الطاقة اللتي لاتصدق
    Şimdi Jason'ı bu kağıtların arasına karıştır ve kağıtları kes. Open Subtitles ما سنفعله هو إننا سنخلط ورقة جيسون مع باقى الأوراق
    Jason'a dikkat edilmeliydi! Her an! O... Open Subtitles جيسون كان يجب يتم مراقبته كل دقيقة لقد كان..
    - Jason Steve'e arabasını vermiş. Steve size geliyormuş. Open Subtitles جيسون " أقرض " ستيف " سيارته " ليأتي لمقابلتك
    - Jason Bennet'in ofisi. - Ben Claire. Lütfen beni bağlar mısınız? Open Subtitles ـ معكم مكتب (جيسون بينت) ـ أنا (كلير)، هلا توصلِيني بهِ رجاءً؟
    - Jason'ın bize ihtiyacı var, onları atlatmamız gerek. Open Subtitles جيسون بحاجة لنا. علينا أن تأخذ بها.
    - Jason ile ilgili iyi haberlerim var. Open Subtitles - حصلت على بعض الأخبار الجيدة على جيسون.
    - Jason ismi tanıdık gelmedi. Yanılıyor muyum? Open Subtitles -لا أعتقد بأني أعرف شخصاً اسمه "جيسون"، أليس كذلك؟
    - Jason Atwood'u sen önermiştin, değil mi? Open Subtitles أنت جئت مع جيسون اتوود، صحيح ؟ أجل سيدي
    - Jason Voorhees öldü. -Ölü olmadığını biliyorsun. Open Subtitles ـ (جيسون فورهيز), قد مات ـ تعرفين أنه لم يمت
    Yanıt verdim ve ulaştığımda, Jason'ın Golden Gate Köprüsü'sünde görevli memurla konuştuğunu gördüm. TED استجبت ، وعندما وصلت ، راقبت جيسون وهو يتحدث مع ضابط الجسر
    Doktor Miller, Bart Jason'ın silahşör tuttuğunu söylememi istedi. Open Subtitles امرني دوك ميلر ان اخبرك بأن بارت جيسون استأجر قاتلا مأجورا
    Jason'ın adamlarından üçü arkamızdan geldi. Biri silahımı aldı. Open Subtitles ثلاثة من رجال جيسون جائوا من خلفنا ، احدهم اخذ بندقيتي
    Haftalar önce mesaiden sonra bir müşterinin Jason'ı görmeye geldiğini söyledi. Open Subtitles قالت إنه عميل جاء لزيارة جيسون قبل أسبوع بعد ساعات العمل
    Jason'ı hemen hergün görüyordum, bazen günde iki kere görüyordum. TED وكنت أرى جيسون كل يوم تقريباً، وبعض الأحيان مرتين.
    Bu elde etmesi zor kadın oyunu Jason'a sökmez. Open Subtitles انه لصعب الحُصُول على هراءِ لا يتماشىُ مَع جيسون.
    Komuta Merkezi, cevap verin. Ben Jason. Acil bir durum var. Open Subtitles مركز القيادة, أنا جيسون أنا فى حالة طوارىء
    O zaman Jason'un annesi Bayan Voorhees'in gerçek katil olduğunu bilmeliydin. Open Subtitles أذن يجب أن تعرفى أم جيسون السيدة فورهيس كانت القاتلة الأصلية
    Jason ile konuşmaya geldim. Biraz izin verebilir misin? Open Subtitles ترومان ، لقد قدمت إلى هنا للتحدث مع جيسون أتسمح أن أكلّمه على انفراد؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus