yeni yıla girmek üzereyken bir grup adam hücrelerinde oturuyor... yeni bir yüzyıl, yeni bir milenyum... 1,000 yıl. | Open Subtitles | مَجموعَة مِنَ الرِجال يَقبعونَ في الزِنزانات على مشارفِ سَنَةٍ جَديدَة قَرنٌ جَديد، ألفيةٌ جَديدَة ألفُ سَنَة |
Yarin yeni bir siparis geliyormus, ama nereden girecegini bilmiyorum. | Open Subtitles | لديهِم شُحنَة جَديدَة ستأتي غَداً لكني لَم أعرِف مِن أي باب |
Bir de yeni kimliğim var. | Open Subtitles | و لَدَيَّ هَويَة جَديدَة أيضاً لو اكتَشَفَ الآن الحُقراء الحَقيقَة |
İşte bu yüzden, sırf bu yüzden işte, teklifinize yeni bir dava hakkı veriyorum. | Open Subtitles | و لهذا السَبَب، و لهذا السَبَب فقَط سأُوافقُ على طَلَبِكَ في مُحاكَمَةٍ جَديدَة |
Jason Kramer. Ona yeni bir dava kazandırmayı başardın. | Open Subtitles | جيسون كريمَر، لقد نَجَحتَ في حُصولِهِ على مُحاكمَة جَديدَة |
yeni bir siparis geliyor demek. | Open Subtitles | يَعني ستَصِلُنا شُحنَة جَديدَة |
yeni bir çalışmaya göre, kimi insanlarda gözlerin hemen arkasında yer alan alın lobunda, bir bozukluğa bağlı olarak gri hücre sayısının az olmasının şiddete yatkınlıkla bir bağlantısı var. | Open Subtitles | هُناكَ دِراسَة جَديدَة تَدَّعي أن بَعضَ الناس مَصَمَمين على ارتِكاب الجرائِم العَنيفَة و أنَ لَديهِم خَلَل في أدمِغَتِهِم |
Belki yeni bir dava açılır. | Open Subtitles | ربما أنالُ مُحاكمَةً جَديدَة |
- Daha yeni. - Tehlikeli birisi. | Open Subtitles | إنها جَديدَة - إنها خَطيرَة - |