Ben bunu bir kaza olarak adlandırmayı reddediyorum. | TED | وانا ارفض ان يتم اعتبار ذلك كمجرد حادث عرضي |
Ne zaman yakalandıysam, hep kaza eseriydi. | Open Subtitles | عندما كنت أشرع بالسرقة كان مجرد حادث عرضي |
kaza falan değildi yüzbaşı. | Open Subtitles | اوة,لم يكن هناك حادث عرضي بهذا الصدد,أيها النقيب |
Andrews bana ailesinin geçirdiği kaza hakkında bir dosya hazırla. | Open Subtitles | أندروز، يحصل عليّ ذلك الملف على الأباء حادث عرضي |
Bir uçakları var. Olaya kaza süsü veriyor. | Open Subtitles | عندهم مسرحيّة وأنة يجعل الأمور تبدو وكأنة حادث عرضي |
Bu erimenin kaza olduğuna kimse inanmaz. | Open Subtitles | لا احد سيصدق بان هذا الانهيار كان حادث عرضي |
Bir kaza olduğunda, birkaçı ölmüştür . | Open Subtitles | إذا كان مجرد حادث عرضي المفترض أن يموت واحد أو إثنين |
Arka koltukta kaza geçirdi. | Open Subtitles | كان عنده حادث عرضي صغير فى المقعد الخلفى |
Bunu bilerek yapmadı. kaza oldu. | Open Subtitles | لم يقصد هذا يا عزيزي لا بد انه حادث عرضي |
Bir kaza veya intikam amaçlı bir eylem olduğu konusunda bir delil yok. | Open Subtitles | ليس هناك دليل لحادث الإصطدام.. يشير إلى كونه حادث عرضي أو متعمد بدافع الإنتقام |
Koca bir sıfır. Kayıtlara kaza olarak geçmiş. | Open Subtitles | بيض أوزّة كبير هو كان حادث عرضي |
-Dişlerini döktüğümde de kaza olacak. | Open Subtitles | قبضتي التي تكسر أسنانك ستكون حادث عرضي. |
Ve tamamen bir kaza gibi görünür. | Open Subtitles | وسوف يبدو مثل حادث عرضي |
Bunun bir kaza olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد ذلك حادث عرضي. |
Çoğu insana göre bu bir kaza olmalıydı. | Open Subtitles | لأناس آخرون قد يكون حادث عرضي |
Hayır, kaza yüzünden. | Open Subtitles | لا كان حادث عرضي |
Bu bir kaza değildi! | Open Subtitles | ذلك ما كان حادث عرضي! |
Sana kaza olduğunu söylemiştim! | Open Subtitles | أخبرتك أنه حادث عرضي! |