"حاديس" - Traduction Arabe en Turc

    • Hades
        
    • Pandora-sama
        
    Hades'in kapısı Styx Nehri'nde bulur. Open Subtitles المدخل إلى (حاديس) حيث يصادف (حوريات الجحيم).
    Birkaç yıl önce, Sisyphus bana arkadaşlarını çok seven birini anlatmıştı. Şimdi düşünüyorum da, herhalde o sendin. Ayrıca, Asmita da mitolojik zamanlardan bu yana Hades ile olan bağlantından bahsetti. Open Subtitles "و الذي تمّ نصبه حول قلعة (حاديس) ليكبح جيش (آثينا)"
    Hades, Kali, hatta eski Latince'deki Lucifer kelimesi bile Sabah Yıldızı, Işığı Getiren anlamına gelmektedir. Open Subtitles ( (حاديس)، (كالي.. وحتى كلمة (إبليس)، فهي مُصطلح لاتينيّ يعني "نجم الصباح"، أو "جالب الضياء".
    Hades kardeş anlaştığımız gibi senin topraklarına geldik. Open Subtitles أخي (حاديس)! لقد جئناك موئلكَ نمُد يد التآلف!
    Bu Pandora-sama'nın emriydi. Open Subtitles هل رؤيتهم لقلعة (حاديس) أخافتهم على هذا النحو؟
    Hades ve Ares, insanlığa karşı Kronos'un safına katıldı. Open Subtitles (حاديس) و(آريز) انضما إلى (كراناس) ضدّ البشريّة.
    Bu işte beraberiz Hades! Şimdi yumuşamaya kalkma! Open Subtitles نحنُ شركاء في هذا يا (حاديس)، إيّاك أن تضعف الآن.
    Küçük ailevi bir münakaşada, Hades'in yanında yer alınca onun güçlü babası gücümü benden aldı. Open Subtitles والده عاتي القوى سلبني قواي حين ملتُ لجانب (حاديس) في جدالهم الأسريّ.
    Çünkü ben seni bunun için affediyorum. Beni serbest bırak Hades, içinde hâlâ iyilik olduğunu biliyorum. Open Subtitles لأنّي أسامحكَ على هذا، حررني يا (حاديس)، أعلم أنّ خيرًا ما يزال داخلكَ.
    Fakat çocuklarından üçü kaçmayı başardı. Zeus, Hades ve Poseidon. Open Subtitles "لكنّ ثلاثة من أبنائه هربوا، (زيوس)، (حاديس)، و(بوسايدُن)"
    Sen Zeus, Hades ve Poseidon'dan olma yaşayan tek melezsin. Open Subtitles أنتم الوريث الوحيد الحيّ لـ (زيوس) و(حاديس) و(بوسايدُن).
    Eğer Hades'e günübirlik kargo göndermek istiyorsanız size 250 drahmiye patlar. Open Subtitles تودّين شحنًا خلال الليل لـ (حاديس)، هذا سيكلّفك 250 دراخما.
    Mükemmel iş çıkarttın, ama hala... Poseidon, Hades ve Zeus'tan olma tek insan çocuğusun. Open Subtitles أبليتَ عجبًا، لكنّك ما تزال الابن الحيّ لـ (بوسايدون)، (حاديس)، و(زيوس).
    Atena'nın kalkanı ve ölülerin tanrısı Hades'in miğferi. Open Subtitles درع (أثينا). وخوذة (حاديس)، إله الموت.
    Hades, sen Yeraltı Dünyası'nın muhteşem hükümdarısın. Open Subtitles (حاديس)، أنتَ الحاكم العظيم للعالم السُفليّ...
    Hades ben sana ne yaptım? Open Subtitles (حاديس)، ماذا فعلتُ لكَ يومًا؟
    Hephaestus, Poseidon'un Üç Başlı Mızrağını Hades'in Yabasını ve Zeus'un Şimşeğini yapan tanrı. Open Subtitles إنّه الإله الذي صنع الرمح الثلاثيّ لـ (بوسيدون)، وصنع مذراة (حاديس). كما أنّه صنع صاعقة (زيوس)، وجمّعهم سويًّا...
    Başlarda, Hades bilge, adil ve güçlüydü. Open Subtitles في البداية كان (حاديس) حكيمًا وقوّيًّا.
    Hiç gururun yok Hades! Open Subtitles إنّكَ مُجرّد من الكبرياء يا (حاديس).
    Ares! Hades! Open Subtitles (آريز)، (حاديس)!
    Aslında, şu anda orduyu kumanda eden Pandora-sama. Open Subtitles الموت فحسب هو المُنتظر الوحيد لمُقتحمي قلعة (حاديس)!

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus