Ön kapıyı tutan sadece bir koruma var. | Open Subtitles | هناك فقط حارس واحد يحرس البوابة الأمامية |
Oradaki hangara sadece bir koruma varken ulasmayi deneyecegiz. | Open Subtitles | ونحاول الوصول الى حظيرة الطائرات هناك حيث هناك فقط حارس واحد |
Belki tüm mekan için tek bir koruma vardır. | Open Subtitles | ربما عندهم حارس واحد لكل المنطقة |
O duvarların ardında herkesin kaderine karar veren bir gardiyan vardı. | Open Subtitles | خلف هذه الجدران هناك حارس واحد الذي يقرر كل مصير واحد |
Ekibin sayesinde Roan ve bir gardiyan ile kaçmak zorunda kaldı. | Open Subtitles | إنّه يهرب رفقة حارس واحد والشكر لفريقك على ذلك |
Sanatoryumdayken sadece bir nöbetçi vardı. | Open Subtitles | عندما كنت بالمصحة كان هناك حارس واحد فقط في الوردية |
Binanın sen tarafında sadece bir koruma görüyorum. | Open Subtitles | أرى فقط حارس واحد على جانبك من المبنى |
Orada görevli tek bir koruma var. | Open Subtitles | هناك حارس واحد فقط هناك |
Güzel, dikenli tel yok, sadece Baretta'lı bir koruma var, yani içeri girmek sorun olmayacak. | Open Subtitles | حسنا، ليس هناك سلك شائك، فقط حارس واحد ومعه (باريتا (مسدس لذا الدخول لن يكون مشكلة |
Sadece bir koruma. | Open Subtitles | فقط حارس واحد |
Bizden olan bir gardiyan var ama Dutton'a ulaşıp cevaplarını alıp çıkman için yedi dakikan olacak. | Open Subtitles | لدينا حارس واحد في صالحنا، ولكن سيكون لديك فقط نافذة سبع دقائق للوصول إلى دوتون، الحصول على إجابات والخروج. |
Her zaman ödeme almak isteyen bir gardiyan olur. | Open Subtitles | هناك دائماً حارس واحد على الأقل يريد تقاضي مال |
Bir nöbetçi kulübede. İki nöbetçi etrafta dolanıyor. | Open Subtitles | حارس واحد يدور في الغرفه اثنين من الجيش يتجولون |
Tek bir nöbetçi, iki çıkışı veya üçüncü kat pencerelerini koruyamaz. | Open Subtitles | ليس بوسع حارس واحد تغطية مخرجين ولا نوافذ الطابق الثالث. |