| Teğmen Wilt'in Donanma İstihbarat Servisi'nde siber saldırı mühendisi olarak çalıştığı ortaya çıktı. | Open Subtitles | أتضح أن حاملة الرايه ولت كانت تعمل كمهندسه في حرب الانترنت مع مكتب المخابرات البحريه |
| Aslında bir şey bulamadım ama Teğmen Wilt iki gece önce bu bilgisayardan Annandale'deki bir ev bilgisayarına girmiş. | Open Subtitles | ربما لا شيء لكن يبدو أن حاملة الرايه ولت تمكنت من الوصول عن بعد من خلال هذا الابتوب الى كمبيوتر منزلي |
| Koruma için Teğmen Wilt'in bilgisayarında kullandığı güvenlik duvarını kullanıyor. | Open Subtitles | كلاهما محميين بنفس جدار الحمايه الذي أستعملته حاملة الرايه ولت في لابتوبها |
| Teğmen Wilt'in onu ve sohbet odasını engellediğini anladığı gibi mi? | Open Subtitles | ذكي بما فيه الكفايه ليكتشف أن حاملة الرايه ولت حجبت غرفة محادثته |
| Teğmen Wilt'i öldüren silah olmalı. | Open Subtitles | قد يكون السلاح الذي استخدم في قتل حاملة الرايه ولت |
| - Abby süngünün Teğmen Wilt'i öldürmekte kullanıldığını onayladı. | Open Subtitles | أبي اكدت بأن الحربه تم استخدامها في قتل حاملة الرايه ولت |
| Teğmen Wilt sistemini çökertmiş. | Open Subtitles | ليس بعدما حاملة الرايه ولت حطمته |
| Teğmen Wilt engel oldu. | Open Subtitles | حاملة الرايه ولت أصبحت في الطريق |