Tamamen mezara girene kadar bar sinekleri olmak zorunda değiliz. | Open Subtitles | لا يجب أن نكون عشاق حانات عائدين من قبورهم |
Saat hatları kokain çizgileri, kadranlar gay bar tabelaları... veya zamanın kendisi siyah deriler içinde ibne bir fahişe olmadıkça. | Open Subtitles | وعقاربها تبدو كعلامات حانات الشواذ أو أنّ الوقت نفسه كان أشبه بمحتال عاهر يرتدي سترة جلدية سوداء |
Bu tür şeyleri severim. Kamyon şoförlerinin gittiği alelade barlar gibi örneğin. | Open Subtitles | أحب هذه الأشياء حانات عادية سائقي الشاحنات |
Yani kısacası, köpek parkları bir tür yeni bekar barları olacak. | Open Subtitles | لذا أساساً ' متنزهات الكلاب هي الآن حانات العزاب الجديدة |
Altı bara, dört gece kulübüne ve bir karaborsa içkiciye gittik. | Open Subtitles | ذهبنا الى ست حانات واربع نوادٍ ليلية وملهى ليلي خاص بالمشروبات |
Ama ben normal bir işi olan bir kız değilim ve barlarda tanıştığı normal herifleri beceren ve düğün hediyesi... sorma? | Open Subtitles | ولكن لستُ امرأة لديها عمل عاديّ وتضاجع رجالاً طبيعيّين تلتقيهم في حانات أو في متاجر لشراء هدايا حفلات الزفاف |
Vampir barlarında takılan orospular bunu hakediyorlar. | Open Subtitles | هذه العاهرات كانت تلعق في كل حانات مصاصي الدماء |
Ayrıca içine girmeden barın normal bir bar mı, yoksa bir gay bar mı olduğunu anlayamıyorum. | Open Subtitles | ولا يمكنني التمييز إذا كانوا حانات للشواذ قبل أن أدخل |
Ayrıca, küfür, dans, şarkı, bar, sinema yasak. | Open Subtitles | ايضا , لا يوجد مشاتمة ولا رقص ولا غناء ولا حانات ولا سينما |
Yabancı ya da süslü hiç bir şey yok. bar yok, veranda yok, sebze yok. | Open Subtitles | لا شيئ فاخر أو أجنبي , لا حانات لا باحات , ولا خُضروات |
Viski bar günlerimde o popoyla bayağı bir takılırdım, ama hiçbir zaman resmen sahip olmadım. | Open Subtitles | انجذبت نحوها عندما كنت أرتاد حانات الويسكي، لكن لم أقوى على نيلها |
Banliyöde yaşayanların sayısında artış var ve o bölgede bulunan bar sayısı görece az kalıyor. | Open Subtitles | مع إرتفاع في الركاب ومع الإحتياج النسبي لـ حانات الضوآحي السكنية |
Gideceğin barlar hakkında olan kısmı unuttun. | Open Subtitles | ما عدا أنك نسيت أن تقولها جزئية عن حانات التعري |
Benim ihtiyacım olan da yalnız kalmam -erkekler yok, barlar yok sadece bir şişe güneş kremi ve bir düzine sahilde okunacak kitap. | Open Subtitles | الخلوة هي كل ماأحتاجه بلا شبان ولا حانات فقط قنينة من الواقي من الشمس وعشرات من أفضل الكتب للقراءة عند الشاطيء |
Bakın beyler; başka barları denedik, evde içmeyi denedik her şeyi değiştirecek yıl sonu lise partisini bile denedik... | Open Subtitles | - انظروا يا رفاق - حاولنا حانات أخرى , حاولنا الشرب في المنزل نحن حتى حاولنا النهاية الكبرى للسنة |
Fahişelik,gay barları barbut oyunu,sayılar... her biri,yasalara karşı ama bunlar bana hiç ilgi çekici gelmedi butün bu kurbansız suçlar göz önüne alındığında,de mi ? | Open Subtitles | بعد ساعات من السجن ، الدعارة ، حانات مثلى الجنس الألعاب الغريبة ، الأرقام كل شئ من هذه الأشياء ضد القانون |
O gece birkaç bara uğramışlar ve McGill's'de senin de adın vardı. | Open Subtitles | قصدنا بضعة حانات تلك الليلة وورد اسمك في قائمة حانة مكجيل |
Büyük ihtimalle hangi barlarda takılabileceklerini söylüyordu. | Open Subtitles | فهو ربّما يخبرهم أيُّ حانات يمكنهم ولا يمكنهم الذهاب إليها فحسب. |
Ayrıca şakalarımı motosiklet barlarında da yapabiliyorum. | Open Subtitles | يمكنني تجريب طرائفي في حانات سائقي الدراجات. |
Görünüşünü beğendim, tatlım. Vahşi Batı barı hatunu. | Open Subtitles | انكِ تبدين رائعه حبيبتي كفتيات حانات الغرب القديم تماما |
barlardan sigarayı yasakladıkları gün az sayıda İrlandalı öldü. | Open Subtitles | في اليوم الذي منعوا فيه التدخين في حانات نقص جزء من ايرلندا |
Daha önce başka barlara gidebilir miyiz? | Open Subtitles | و لكن هل يمكننا أن نذهب لبضع حانات أولاً ؟ |
Kaçak içki satılan 11 yerin, iki kokain satıcısının ve 16 genelevin adreslerini size verdiğimden bu yana sekiz gün geçti. | Open Subtitles | لقد مرت ثمانية أيام منذ ان أعطيتكم عناوين احدى عشر حانات غير قانونية واثنين من باعة الكوكايين المتجولين |
Kadınlarla içmek isteseydim gider barda içerdim, değil mi? | Open Subtitles | إن أردت احتساء الخمر مع نسوة ، لكنت سأفعل هذا في حانات بها أماكن للجلوس ، صحيح؟ |
Evet, önceki anlattıklarına dayanarak Leonard suşi barlarını, salata barlarını ...istiridye barlarını, Apple Dâhi barlarını tercih edebilir. | Open Subtitles | بناء على كلامك لينورد) قد يزور حانات سوشي) حانات سلطة , حانات محار |
Ash'in hazırladığı kopyaları, Benny'nin barlarına yakın civardaki müzik dükkanlarının tezgahına koyarız. | Open Subtitles | ونضعهم فى كل اماكن العرض فى كل محلات الأسطوانات التي نجدها بالقرب من حانات بيني |
Burası Teksas'ın salata barlarından daha ölü durumda. | Open Subtitles | هذا المكان أكثر موتاً من حانات تكساس النائية |