Yatağa gitme vakti. | Open Subtitles | حان الوقت للذهاب إلى السرير، موافقة عزيزتي ؟ |
Ufak sağır kız..bizim için eve gitme vakti geldi. | Open Subtitles | . أيها البنت الصماء الصغيرة حان الوقت للذهاب إلى البيت لماذا نحنُ غير قادرين على فعل أي شئ ؟ |
Şimdi eve gitme vakti." | Open Subtitles | والآن حان الوقت للذهاب إلى المنزل |
Hadi, Jacob. Eve gitme zamanı. | Open Subtitles | هيا، يعقوب لقد حان الوقت للذهاب إلى البيت |
Tahmin et ne oldu? Eve gitme zamanı geldi. | Open Subtitles | ـ خمن ماذا، حان الوقت للذهاب إلى البيت |
Sarila'ya gitme vakti geldi. | Open Subtitles | - لقد قررت لقد حان الوقت للذهاب إلى ساريلا |
Artık eve gitme vakti. | Open Subtitles | لقد حان الوقت للذهاب إلى البيت |
- Babana gitme vakti. | Open Subtitles | حان الوقت للذهاب إلى والدك |
Yatağa gitme zamanı Anne. | Open Subtitles | حان الوقت للذهاب إلى السرير، أمي |
Artık kolaylığın kültürel başkentine, işlenmiş yiyecek ve şeker endüstrisinin Mekkesine ve şu an itibariyle dünyanın bir numaralı obezite şampiyonuna gitme zamanı gelmişti... | Open Subtitles | حان الوقت للذهاب إلى عاصمة "ثقافة توفير الراحة" مركز الطعام والسكر المعالج |
Ama güvenli bir yere gitme zamanı geldi. | Open Subtitles | ولكن حان الوقت للذهاب إلى مكان آمن. |