Bu hafta iki adam öldürüldü çünkü birisi kütüphaneden projeyi bozabilecek bir harita çalmaya çalıştı. | Open Subtitles | رجلين قد قتلا هذا الأسبوع لأن شخصًا ما حاول سرقة خريطة من مكتبة والتي من الممكن أن تعرقل هذا المشروع |
Altın Nektar'ı kötü emelleri için çalmaya çalıştı. | Open Subtitles | حاول سرقة "الرحيق الذهبي لأغراضه الشريرة |
Bisikletini çalmaya çalışan şu çocuk mu? | Open Subtitles | هل هو الولد الذي حاول سرقة الدراجة؟ |
Barımı soymaya kalkan beyaz bir adamı öldürmekten 20 yıl yedim. | Open Subtitles | حُكم عليّ بـ20 عامًا، لأنّي قتلتُ رجل من البيض حاول سرقة حانتي. |
Biri uyku tulumumu çalmaya kalktı. | Open Subtitles | أحدٌ ما حاول سرقة كيس نومي |
- Aslında çocuk felci bağış kutusunu soymaya kalkmış. | Open Subtitles | كما ترى، لقد حاول... سرقة صندوق التبرعات لشلل الأطفال... |
Biri yine Tom Brady'nin dölünü çalmaya kalkmış. | Open Subtitles | ـ ثمة أحد حاول سرقة نطف (توم برادي) مجدداً |
Bu aptal bir mahalle bakkalını soymaya çalışmış. | Open Subtitles | هذا المعتوه حاول سرقة متجر لوازم ومأكولات |
Raymond hayvanlar tarafından yeniyor ve biri buzdolabını çalmaya çalışıyor. | Open Subtitles | لأن فيه ريموند أكلته بعض الحيوانات والبعض حاول سرقة الثلاجة - أجل - |
...birisinin arabasını çalmaya çalıştığını söylüyor. | Open Subtitles | إنّه يقول إنّ شخصٌ ما حاول سرقة سيّارته |
Adamın fındık. Kardeşimin cüzdanını çalmaya çalıştı. | Open Subtitles | رجل المكسرات حاول سرقة محفظة أختي |
Sevdiği kadını uyandırmak için kasabamızın sihrini çalmaya çalıştı. | Open Subtitles | لقد حاول سرقة السحر مِنْ بلدتنا لإيقاظ الامرأة التي يحبّ وهي... |
Sana neden geç kaldığımı açıklayayım. Birisi Homer'ın arabasını çalmaya çalıştı. | Open Subtitles | سأخبرك بسبب التأخير (شخصٌ ما حاول سرقة سيّارة (هومير |
Jared'in arabasını çalmaya çalışan adam bu mu? | Open Subtitles | هذا الرجل الذي حاول سرقة سيارة جاريد؟ |
Kont Olaf, servetlerini çalmaya çalışan korkunç bir adamdı. | Open Subtitles | الكونت "أولاف" رجل رهيب حاول سرقة ثروتهم. |
Barımı soymaya kalkan beyaz bir adamı öldürmekten 20 yıl yedim. | Open Subtitles | حُكم عليّ بـ20 عامًا، لأنّي قتلتُ رجل من البيض حاول سرقة حانتي. |
Üç ay sonra 14 yaşındaki kayıp Leo Balley'in kimliğini çalmaya kalktı. | Open Subtitles | بعد ثلاث اشهر لاحقاً حاول سرقة هوية صبي مفقود "عمره 14 عاماً أسمه "ليو بالي تم ترحيله إلى فرنسا في أكتوبر 2003 بعد ثلاث اشهر لاحقاً حاول سرقة هوية صبي مفقود "عمره 14 عاماً أسمه "ليو بالي |
- Bu halde bir de ev mi soymaya kalkmış? | Open Subtitles | هل حاول سرقة منزل في هذه الولاية؟ |
Biri yine Tom Brady'nin dölünü çalmaya kalkmış. | Open Subtitles | ـ ثمة أحد حاول سرقة نطف (توم برادي) مجدداً |
Görünüşe göre birisi başka birini soymaya çalışmış ve sonunda öldürülmüş. | Open Subtitles | يبدو كأن أحدهم حاول سرقة شخص ما وتعرض للقتل. |
-sevgili arkadaşımız Martin, kitabı çalmaya çalışıyor -onu bağlayalım! | Open Subtitles | -صديقنا (مارتن) حاول سرقة كتابنا -دعنا نقيّده ! |
Bu adam, cüzdanını Mike'ın çalmaya çalıştığını iddia ediyor. | Open Subtitles | ذلك الرجل يقول بأن (مايك) حاول سرقة محفظته... |
Bence başka bir adam çalmayı denedi. | Open Subtitles | اعتقد بأنه كان هنالك رجل آخر قد حاول سرقة |
Birisi Mercedes'inizi çalmaya çalışmış. Bir kaza olmuş. | Open Subtitles | شخص ما حاول سرقة سيارتك انه حادث |
Söylediğine göre, penceresine tırmanıp, biblolarından birini çalmaya kalkışmış. | Open Subtitles | ياللأسف على ما يبدو أنه تسلق من خلال نافذتها و حاول سرقة إحدى أغراضها الثمينة |