Ev kadar büyük bir kalbi ve bezelye kadar küçük bir beyni vardı. | Open Subtitles | قلبه بحجم بيت كبير وعقله بحجم حبة بازلاء |
sadece boyutu devasa olmayıp bir bezelye tanesine indirgenmiştir. | Open Subtitles | ولكنه محصور فى مساحة لا تتعدى حجم حبة بازلاء |
13,000 kilometrelik bir çaptan bir bezelye tanesi büyüklüğüne ezmiş olurdum. | Open Subtitles | من قطر 8000 ميل علي سحقها إلى حجم حبة بازلاء |
Şimdi sahip olduğumuz sorun şu, hayat bize geliyor ve çok hızlı bir şekilde geliyor ve yapmamız gereken şey bu amorf deneyim akışını almak ve bir şekilde, boyutu yaklaşık bezelye tanesi kadar olan bir çalışan hafıza ile bundan anlam çıkarmak. | TED | الان المشكلة التي تواجهنا ان الحياة تاتي نحونا و تاتي بسرعة شديدة, و علينا ان ناخذ هذا الفيض غير المتبلور من الخبرة و بشكل ما نستخرج منه معنى باستخدام الذاكرة العاملة والتي بحجم حبة بازلاء |
New York stili biftek, 12 bezelye, kapalı kutuda süt. | Open Subtitles | شريحة لحم و12 حبة بازلاء وزجاجة لبن |
Ben bezelye diyorum ve 100 dolar koyuyorum. | Open Subtitles | أراهن ب 100 دولار أنها حبة بازلاء |
Kum baloncuk yengeci, boyu bezelye tanesi kadar. | Open Subtitles | - سرطان كرات الرمل المنتفخ ليس أكبر من حبة بازلاء. |
Bir bezelye düşürdün. | Open Subtitles | سقطت منك حبة بازلاء |
Dünya'yı bir bezelye tânesi kadar küçültün kat ettiğimiz mesafe 2 km bile değil. | Open Subtitles | ..لو قلصنا كوكب (الأرض) لحجم حبة بازلاء .سنكون قد سافرنا مسافة أقل من 2 كيلومتر فقط |