Ta ki Harvard Tıp Fakültesi'nden Dr. Dmitry Gerashchenko ile tanışana kadar. | TED | حتى التقيت بالدكتور ديمتري جيراششينكو من كلية الطب بجامعة هارفارد. |
Büyürken karşımda hiçbir zaman bir anne figürü olmadı ta ki sizinle tanışana kadar. | Open Subtitles | أتعرفي، خلال نشأتي، لم تكن لديّ شخصية أمّ أتطلع إليها، حتى التقيت بك |
Ta ki erkek kremleri için katıldığım yemekte Susie Jenkins ile tanışana kadar. | Open Subtitles | حتى التقيت سوزي جنكينز خلال إطلاق مرطّب بشرة جديد للرجال |
Seninle tanışana dek neyi kastettiğini bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعرف ما كان يعنيه حتى التقيت بك |
Henry ile tanışana dek. Umut doluydu. | Open Subtitles | حتى التقيت (هنري) كان يشتعل حماسا |
Seninle tanışana kadar hayatım muhteşemdi. | Open Subtitles | حتى التقيت بك كانت حياتي مثالية |
Seninle tanışana kadar ben aşkı asla biliyordum | Open Subtitles | فما استقاموا لكم فاستقيموا لم يعرف الحب حتى التقيت لك ... |
Bu ateşli hanımefendiyle tanışana kadar. | Open Subtitles | حتى التقيت بهذه اللذيذة المثيرة. |
Senle ve Iruka Sensei ile tanışana kadar. | Open Subtitles | حتى التقيت بك و المعلم ايروكا |
Ve onunla tanışana kadar bir boşluk içerisinde dolanıp durdum. | Open Subtitles | وعشت في فراغ حتى التقيت به. |
'Sebat etmek' , 'budamak' 'kısa vadeli' gibi kelimeler kullanıyorsun ki ben seninle tanışana kadar bunları bilmiyordum. | Open Subtitles | أم، يمكنك استخدام الكلمات مثل "perseverating" و "اقتطاع"، وهو كلمة رائع حقا ل "باختصار،" ولكن لم أكن أعرف أن حتى التقيت لك. |
Sadece ben ta ki sizlerle tanışana kadar. | Open Subtitles | ...فقط أنا حتى التقيت بكم |
'Sen 24 yasına gelinceye kadar 'Benimle tanışana kadar yani? | Open Subtitles | "حتى كنت 24؟ "حتى التقيت بي؟ |
Ta ki seninle tanışana dek. | Open Subtitles | حتى التقيت لك. |
Ta ki seninle tanışana dek. | Open Subtitles | حتى التقيت بك |