"حتى نتمكن من" - Traduction Arabe en Turc

    • Böylece
        
    • Bu sayede
        
    • bulana kadar
        
    • olmak için
        
    Burası bizim para akladığımız yer, Böylece kira giderlerini falan çıkarıyoruz. Open Subtitles هنا حيث نقوم بغسيل الأموال حتى نتمكن من دفع الإيجار ونحوه
    Böylece eğer şunu kesip atabilirsek ve binaya biraz kaide verebilirsek bu parçayı alabilir ve müteahhid için daha büyük ticari değeri olan üst kısma koyabiliriz. TED إذا حتى نتمكن من الابتعاد عن ذلك ونعطي البناء قاعدة صغيرة، ويمكن أن نأخذ قليلا من القاعدة ونضعها في الأعلى حيث تزيد القيمة التجارية للبناء العقاري.
    Böylece kendimizi olasılıklara açabiliriz, örneğin bu idrar-dönüştürücü tuvalet gibi. Bu tuvalette biri önde biri arkada TED حتى نتمكن من فتح لأنفسنا احتمالات مثل، على سبيل المثال، هذا المرحاض المحول للبول، وهناك فتحتان في هذا المرحاض.
    Meslektaşlarımdan, hastalarımdan, devletimden, tüm insanlardan isteğim şu: Alabileceğimiz en iyi bakımı talep edelim ki Böylece bugün daha iyi yaşayalım, daha iyi bir geleceği garanti altına alalım. TED إلى زملائي، إلى مرضاي، إلى حكومتي، إلى جميع البشر، أطلب منكم أن نقف ونصرخ ونطالب بأفضل رعاية ممكنة، حتى نتمكن من العيش بشكل أفضل اليوم ونضمن حياة أفضل غدا.
    Bu sayede aracı yönetmek için gereken talimatları oluşturabilirsiniz. TED حتى نتمكن من توليد أيضا تعليمات حول كيفية تشغيل ضوابط للسيارة.
    O yüzden, onu bulana kadar duruşma tarihini ertelemen için sana ulaşmaya çalıştık. Open Subtitles لهذا حاولنا أن نجعلك تؤجل موعد الجلسة حتى نتمكن من إيجاده
    anne sütünde neyin önemli olduğunu da anlamaktır. Böylece bir nedenle emziremeyen veya emzirmeyen anneler için daha iyi formüller geliştirebiliriz. TED إنه أيضًا عن فهم ما هو مهم في حليب الأم حتى نتمكن من تقديم بدائل أفضل للأمهات اللواتي يعجزن عن الإرضاع لأي سبب كان.
    ve bu bölgeden nereye gittiğini takip edebiliriz. Böylece kanserin ilk olarak nereye yerleşeceğini görebiliriz. TED ويمكن أن نتبع من حيث تتدفق من موقع الورم , حتى نتمكن من رؤية الأماكن الأولى حيث يمكن للسرطان أن ينتقل.
    İnanıyoruz ki, farklılıklarımız gücümüz olabilir ve değerlerimiz birbiriyle örtüşebilir ve bu savaşın üstesinden gelebiliriz Böylece herkesin değerlerini onore edebiliriz hem de kendi değerlerimizden bir şey kaybetmeyiz. TED لأننا نعتقد أن اختلافاتنا قد تصبح قوة، وأن قيمنا قد تصبح متكاملة وأن علينا أن نتجاوز القتال حتى نتمكن من احترام قيم الجميع حتى لا نخسر أيًا من قيمنا.
    Pantolonlarımızı yukarı sıyırıp sivrisineklerin bizi ısırmak için gelmesini bekliyorduk. Böylece onları yakalayıp sıtma taşıyanları tespit edebilecektik. TED كنا نُشمّر ملابسنا، وكنا ننتظر قدوم الناموس ليقوم بلدغنا حتى نتمكن من الإمساك بهم لنتحقق إن كانوا يحملون الملاريا.
    Böylece buraya yerleşebilir ve günlük rızkımızı kazanabiliriz. Open Subtitles حتى نتمكن من السكن هنا والحصول على خبز يومنا
    Aslında, şunu 8:30 yapalım, Böylece yolda birkaç sabah koşucusuna da bakarız. Open Subtitles في الواقع إجعليها في الـ8.30 حتى نتمكن من الحصول على عدّائين في طريقنا
    Orilla'yı en sonunda bulduğumuzda klonladığımız vücutlara bu zihinleri yerleştirdik, Böylece yeni kolonimizi inşa edebildik. Open Subtitles تمكنا من وضع هذه العقول إلى الهيئات المستنسخة حتى نتمكن من بناء المستعمرة الجديد
    Kum ve birikmiş parçaları temizlemek için, Böylece batmış gemimizi buluruz. Open Subtitles لتفجير بعيدا الرمال والحطام حتى نتمكن من العثور السفن الغارقة.
    Böylece yarın akşam Bar'a gidebiliriz bir vardiya çalışır, onun yerine geçeriz. Open Subtitles حتى نتمكن من الحصول على في حانة ليلة الغد ، تحول العمل ، تطرح بديلا له.
    Hepimiz gecenin bir yarısı hiçbir şeyden habersiz NTAC'te uyanıyoruz, ve şimdi bodrumda, bir silah dolabına girmeye çalışıyoruz, Böylece Allah bilir 4400 yeteneği olan kaç kişinin saldırısını püskürtebilelim. Open Subtitles كلنا إستيقظنا في داخل الإن تي أي سي بدون تفسير نحن في الطابق السفلي ونحاول اقتحام خزانة الأسلحة حتى نتمكن من صد الهجوم
    Böylece daha önce konuştuğumuz yükseltme işini de tartışabiliriz, hatırlıyorsun değil mi? Open Subtitles حتى نتمكن من مناقشة الترقية التى كنا نتحدث عنها عندما كنا نتحدث لاحقآ
    Hadi yarın izne çıkalım Böylece daha fazla konuşabiliriz. Open Subtitles دعينا نأخذ أجازه الصباح حتى نتمكن من الحديث في مكان ما
    İyi ki kadınlara karşı ant içmişiz. Bu sayede dikkatimiz dağılmadı ve büyük refaha kavuştuk. Open Subtitles الشيء الجيد لقد أقسمنا على الابتعاد من النساء حتى نتمكن من جمع هذه الثروة الهائلة
    Akıntıyı nasıl tersine çevireceğimizi bulana kadar kum torbalarını hep beraber yığacağız. Open Subtitles حتى نتمكن من إعادت الوضع لطبيعته ، سوف نكون مثل أكياس الرمل المتلاصقة
    Uzun vadede başarılı olmak için Twitter'in yanında bazen çayı şekersiz içmeniz gerekir. TED لأنه حتى نتمكن من النجاح على المدى الطويل، يجب أن نشرب الشاي بدون سكر أحيانًا أثناء استخدام تويتر.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus