Karanlıkta bu evin ışıklarını gördüm ve buraya ulaşana kadar koşmaya devam ettim. | Open Subtitles | رأيت أنوار ذلك البيت في الظلام و ظللت أجري حتى وصلت إلى هنا |
Şu noktaya ulaşana kadar takibimiz oldukça başarılı gidiyordu. | Open Subtitles | لذلك وجب علينا تتبع الصلبة على منصبها حتى وصلت إلى هذه النقطة هنا. |
Bir yola gelene kadar ve bir araba durdurmaya çalıştım. | Open Subtitles | حتى وصلت إلى طريق وحاولت أن أجد من يقلني بسيارته. |
Galaksilerimiz arasındaki boşlukta yol aldı, ta ki buraya gelene kadar. | Open Subtitles | و إنحرفت عن مسارها عبر المجرات حتى وصلت إلى هنا |
Ulaştı o küçük şehrin çiçeklerine, pınarlarına. | Open Subtitles | إلى ذرة الغبار , إلى الغيوم حتى وصلت إلى بلدة صغيرة |
Hastaneye gidene kadar, bana ne olduğunu düşünmeye vaktim olmadı. | Open Subtitles | لم يكن لدي الوقت لتفهم ماحدث لي حتى وصلت إلى المستشفى |
Casablanca'ya ulaştınız. | Open Subtitles | حتى وصلت إلى الدار البيضاء. |
Oraya ulaşana kadar açamadım. | Open Subtitles | لم أستطع فتحها حتى وصلت إلى هناك |
Eve ulaşana kadar yürüdüm. | Open Subtitles | مشيتُ حتى وصلت إلى منزل |
Barbara'nın 40 yaşına gelene kadar hiç orgazm olmadığından bahsetmiş miydim? | Open Subtitles | -كيف الحال؟ هل ذكرت لكم أن باربرا لم يكن لديها النشوة الأولى حتى وصلت إلى سن 40 |
Daima onların elindeydin, o şeyleri sana yaptılar, ve buraya gelene kadar sende böcek yoktu, ta ki biz yatana kadar... | Open Subtitles | حبسوك كل ذلك الوقت، وفعلوا بك كل تلك الأشياء، ولم تحمل أي حشرة حتى وصلت إلى هنا، بعد أن فعلنا... |
Araba kiraladım ve buraya gelene kadar sürdüm | Open Subtitles | إستأجرتسيارة... و قدتها حتى وصلت إلى هنا |
Ulaştı o küçük şehrin çiçeklerine, pınarlarına. | Open Subtitles | إلى ذرة الغبار , إلى الغيوم حتى وصلت إلى بلدة صغيرة |
Üniversiteye gidene kadar tek kelime Amerikan İngilizcesi konuşamadım be kanka. | Open Subtitles | لم أكن أتكلم ولا كلمة أمريكية حتى وصلت إلى الكلية |
Oraya gidene kadar hâlâ ne kadar yorgun olduğumu fark etmemişim. | Open Subtitles | لم أدرك مدى إرهاقي حتى وصلت إلى هنا. |
Eve gidene kadar heyecanım devam etti, bareti yatağımın üzerine attım, yatağa uzandım ve fark ettim ki içinde bir açıklama vardı. | TED | بقيت سعيدا حتى وصلت إلى منزلي, وألقيت الخوذة على سريري, ثم رميت نفسي على السرير, لأدرك أنه بداخلها توجد ملاحظة مكتوبة: "تحذير: هذه الخوذة مصممة لأغراض تزيينية فقط, |
Casablanca'ya ulaştınız. | Open Subtitles | حتى وصلت إلى الدار البيضاء. |